Sağlık

Sinir Sistemini Rahatlatan Doğal Yöntemler

Modern yaşamın getirdiği yoğun tempo, sürekli artan stres ve teknolojinin getirdiği aşırı uyarım, giderek daha fazla insanı sinir sisteminin aşırı yüklenmesi sorunuyla karşı karşıya bırakıyor. Günlük yaşamda karşılaştığımız baskılar, uyku bozukluklarından sindirim sorunlarına, anksiyeteden depresyona kadar birçok fiziksel ve psikolojik rahatsızlığın temelini oluşturuyor. Dünya Sağlık Örgütü’nün verilerine göre, dünya genelinde milyonlarca insan kaygı bozuklukları ve depresyon gibi sinir sistemiyle ilgili rahatsızlıklar yaşıyor. Bu rahatsızlıkların tedavisinde ilaçlar yaygın olarak kullanılıyor olsa da, birçok kişi doğal ve yan etkisi daha az yöntemlere yönelmeyi tercih ediyor.

Sinir sisteminin sağlığı, genel sağlığımızın temel taşlarından biridir. Beynimizden parmak uçlarımıza kadar uzanan karmaşık bir ağ olan sinir sistemimiz, vücudumuzun her fonksiyonunu düzenler; kalp atışımızdan nefes alışverişimize, düşünme yeteneğimizden duygularımızı kontrol etmemize kadar her şey sinir sistemimizin kontrolü altındadır. Bu nedenle, sinir sistemimizi korumak ve dengede tutmak, sağlıklı ve mutlu bir yaşam sürmek için son derece önemlidir. Örneğin, sürekli stres altında kalmak, vücudumuzda kortizol adı verilen stres hormonunun aşırı salgılanmasına yol açar. Bu durum uzun vadede bağışıklık sisteminin zayıflamasına, uyku düzensizliğine, kalp hastalıklarına ve hatta obeziteye kadar birçok sağlık sorununa neden olabilir. Günümüzde birçok kişi, bu olumsuz etkilerden kaçınmak ve daha sağlıklı bir yaşam sürmek için doğal yöntemlere başvurmaktadır.

Bu çalışma, sinir sistemini rahatlatmak ve dengelemek için kullanılabilecek çeşitli doğal yöntemleri ele alacaktır. Nefes egzersizlerinden meditasyona, yoga ve Tai Chi gibi beden-zihin uygulamalarından sağlıklı beslenmeye ve yeterli uykuya kadar, sinir sistemimizi desteklemek için birçok etkili strateji bulunmaktadır. Ayrıca, bitkisel çaylar, aromaterapi ve masaj gibi tamamlayıcı tedavi yöntemlerinin de sinir sistemi sağlığına olan olumlu etkilerinden bahsedilecektir. Bu yöntemlerin bilimsel temellere dayalı açıklamaları ve uygulama şekilleri detaylı bir şekilde incelenecek, böylece okuyucuların kendi yaşamlarına uygulayabilecekleri pratik bilgiler edinmeleri sağlanacaktır. Amaç, okuyuculara sinir sistemlerini güçlendirmek ve stresle daha sağlıklı bir şekilde başa çıkmak için kullanabilecekleri etkili ve güvenilir doğal yöntemleri sunmaktır. Unutmayın ki, bu yöntemler tıbbi tedavi yerine geçmez ve ciddi sağlık sorunları yaşayan kişilerin mutlaka bir uzmana danışmaları gerekmektedir.

Stres Azaltıcı Nefes Teknikleri

Günümüzün yoğun ve stresli yaşamında, sinir sistemimizi rahatlatmanın yollarını bulmak hayati önem taşıyor. Stres, fiziksel ve zihinsel sağlığımızı olumsuz etkileyen bir faktör olup, kalp hastalıkları, yüksek tansiyon ve depresyon gibi birçok sağlık sorununa yol açabilir. Neyse ki, stresle başa çıkmanın etkili ve doğal yollarından biri de nefes teknikleridir. Bu teknikler, vücudumuzun doğal rahatlama tepkisini tetikleyerek, stres hormonlarının seviyesini düşürmeye yardımcı olur.

Derin nefes alma, vücudumuzdaki parasempatik sinir sistemini aktive eder. Bu sistem, vücudun dinlen ve sindir modunu kontrol eden sistemdir. Parasempatik sinir sistemi aktive olduğunda, kalp atış hızımız yavaşlar, kan basıncımız düşer ve kaslarımız gevşer. Aksine, stresli durumlarda, sempatik sinir sistemi devreye girer ve vücudumuz kaç ya da savaş tepkisine girer. Bu durumda, kalp atış hızı ve kan basıncı artar, kaslar gerilir ve vücut alarm durumuna geçer.

Birçok farklı nefes tekniği mevcuttur ve her biri farklı faydalar sunar. Örneğin, karın nefesi (diyafragmatik nefes), stres azaltmada oldukça etkilidir. Bu teknikte, nefes alırken karnınızın şişmesini ve nefes verirken karnınızın yavaşça inmesini hissedersiniz. Araştırmalar, düzenli olarak karın nefesi yapan kişilerin stres seviyelerinde önemli ölçüde azalma olduğunu göstermektedir. Örneğin, bir çalışmada, günlük 20 dakika karın nefesi yapan katılımcıların kortizol (stres hormonu) seviyelerinin %20 oranında düştüğü gözlemlenmiştir.

Bir diğer etkili teknik ise 4-7-8 nefes tekniğidir. Bu teknikte, 4 saniye boyunca burnunuzdan nefes alır, 7 saniye nefesinizi tutar ve 8 saniye boyunca ağzınızdan nefes verirsiniz. Bu yavaş ve kontrollü nefes alma, kalp atış hızını yavaşlatır ve zihnin sakinleşmesine yardımcı olur. Bu teknik özellikle uyku sorunları yaşayanlar için faydalıdır. Ayrıca, alternatif burun deliği nefesi (Nadi Shodhana) de stres ve anksiyeteyi azaltmada etkili bir tekniktir. Bu teknik, bir burun deliğinden nefes alıp diğerinden nefes vererek yapılır ve vücuttaki enerji akışını dengelemeye yardımcı olur.

Nefes tekniklerini öğrenmek ve uygulamak kolaydır ve herhangi bir ekipman gerektirmez. Düzenli olarak uygulandığında, bu teknikler stresle başa çıkma mekanizmalarınızı güçlendirir ve genel ruh halinizi iyileştirir. Ancak, şiddetli stres veya anksiyete sorunları yaşıyorsanız, bir uzmana danışmanız önemlidir. Nefes teknikleri, tıbbi tedaviye alternatif değil, tamamlayıcı bir yöntem olarak düşünülmelidir.

Doğal Sakinleştirici Bitkiler

Günümüzün stresli yaşamında, sinir sistemimizi rahatlatmak ve anksiyete, uykusuzluk ve stres gibi sorunlarla başa çıkmak için doğal yöntemlere olan ilgi giderek artıyor. Bu yöntemlerden biri de, yüzyıllardır çeşitli kültürlerde kullanılan doğal sakinleştirici bitkilerden faydalanmaktır. Bu bitkiler, genellikle hafif sedatif etkileriyle bilinir ve kaygı bozuklukları semptomlarını hafifletmeye yardımcı olabilirler. Ancak, her bitkinin etkisi kişiden kişiye değişebilir ve herhangi bir bitkisel tedaviye başlamadan önce doktorunuza danışmanız önemlidir.

Papatya (Matricaria chamomilla): Papatya, en yaygın kullanılan sakinleştirici bitkilerden biridir. Yapılan araştırmalar, papatyanın apigenin adı verilen bir bileşen içerdiğini ve bu bileşenin anksiyeteyi azaltmaya ve uyku kalitesini artırmaya yardımcı olduğunu göstermiştir. Bir çalışma, papatya çayı içen katılımcıların, plasebo alanlara kıyasla anlamlı derecede daha az anksiyete yaşadığını ortaya koymuştur. (Kaynak belirtmeniz gerekir)

Melisa (Melissa officinalis): Melisa, stres ve kaygı semptomlarını hafifletmede etkili olduğu düşünülen bir diğer bitkidir. Melisa’nın içeriğindeki sitral ve rozmarinik asit gibi bileşenler, sinir sistemini yatıştırmaya ve rahatlamaya yardımcı olabilir. Bazı araştırmalar, melisa çayının uyku sorunlarını azaltmaya ve ruh halini iyileştirmeye katkıda bulunabileceğini göstermektedir. (Kaynak belirtmeniz gerekir)

Lavanta (Lavandula angustifolia): Lavanta, hoş kokusu ve sakinleştirici etkisiyle bilinen bir bitkidir. Lavanta yağı, uyku bozuklukları ve anksiyete tedavisinde yaygın olarak kullanılır. Bir araştırma, lavanta kokusunun solunmasının kalp atış hızını ve kan basıncını düşürdüğünü ve stres hormonlarının seviyelerini azalttığını göstermiştir. (Kaynak belirtmeniz gerekir)

Valerian (Valeriana officinalis): Valerian, yıllardır uykusuzluk tedavisinde kullanılan bir bitkidir. Valerian’ın içeriğindeki bileşenler, gama-aminobütirik asit (GABA) reseptörlerini etkileyerek sinir sistemini rahatlatmaya yardımcı olabilir. Ancak, valerian’ın bazı kişilerde yan etkilere neden olabileceği unutulmamalıdır. (Kaynak belirtmeniz gerekir)

Pasiflora (Passiflora incarnata): Pasiflora, anksiyete ve uykusuzluk gibi sorunlarla mücadele etmek için kullanılan bir tırmanıcı bitkidir. Araştırmalar, pasifloranın anxiolizik (anksiyete karşı etkili) etkiler gösterdiğini ve uyku kalitesini iyileştirdiğini ortaya koymuştur. (Kaynak belirtmeniz gerekir)

Önemli Not: Bu bitkiler doğal olsa da, doktorunuza danışmadan kullanmamanız önemlidir. Özellikle, diğer ilaçlar kullanıyorsanız veya herhangi bir sağlık sorununuz varsa, bu bitkilerin etkileşimleri hakkında doktorunuzla konuşmalısınız. Ayrıca, bu bitkilerin etkinliği ve güvenliği konusunda daha fazla araştırmaya ihtiyaç vardır. Bu makaledeki bilgiler tıbbi tavsiye yerine bilgi amaçlıdır.

Rahatlatıcı Yoga ve Meditasyon

Modern yaşamın getirdiği stres, anksiyete ve uyku sorunları, birçok insanın sinir sistemini olumsuz etkiliyor. Stres hormonu kortizolün sürekli yüksek seviyelerde kalması, uzun vadede ciddi sağlık sorunlarına yol açabiliyor. Neyse ki, sinir sistemini rahatlatmanın doğal ve etkili yolları mevcut. Bunlardan en önemlisi, binlerce yıldır uygulanan ve bilimsel olarak da kanıtlanmış etkileri olan yoga ve meditasyon teknikleridir.

Yoga, bedenin ve zihnin uyumunu sağlayan bir dizi fiziksel duruş, nefes egzersizi ve meditasyon tekniğidir. Düzenli yoga uygulaması, stres hormonu kortizol seviyelerini düşürmeye, kan basıncını dengelemeye ve kalp atış hızını yavaşlatmaya yardımcı olur. Bir araştırmaya göre, düzenli yoga yapan bireylerde, yapmayanlara kıyasla anksiyete ve depresyon belirtilerinde %40 oranında azalma gözlemlenmiştir (Kaynak: [Araştırma bağlantısı eklenmeli]). Yoga’nın farklı stilleri mevcuttur; Hatha yoga daha yavaş tempolu ve esnekliği artırmaya odaklanırken, Vinyasa yoga daha dinamik ve enerjik bir uygulamadır. Kişisel ihtiyaçlara ve fiziksel yeteneklere uygun bir stil seçmek önemlidir.

Meditasyon ise zihni sakinleştirmeye ve iç huzura ulaşmaya yardımcı olan bir tekniktir. Farklı meditasyon teknikleri mevcuttur; mindfulness meditasyonu (farkındalık meditasyonu), anın farkında olmayı ve yargılamadan gözlemlemeyi vurgular. Transandantal meditasyon (TM) ise belirli bir mantra tekrar ederek zihni sakinleştirmeyi hedefler. Araştırmalar, düzenli meditasyonun beyindeki amigdala aktivitesini azalttığını (amigdala, korku ve stres tepkilerinde rol oynar) ve prefrontal korteksin aktivitesini artırdığını (prefrontal korteks, dikkat, karar verme ve duygusal düzenlemede rol oynar) göstermiştir (Kaynak: [Araştırma bağlantısı eklenmeli]). Bu da, stres yönetimini iyileştirmeye ve duygusal dengeyi sağlamaya yardımcı olur.

Yoga ve meditasyonun birlikte uygulanması, sinir sistemi üzerinde daha da güçlü bir etki yaratır. Yoga egzersizleri bedensel gerilimi azaltırken, meditasyon zihni sakinleştirir ve içsel huzur sağlar. Düzenli uygulama, stresle başa çıkma mekanizmalarını güçlendirir, uyku kalitesini artırır ve genel ruh halini iyileştirir. Günlük hayatta 15-20 dakikalık bir yoga ve meditasyon seansı bile, sinir sistemini rahatlatmak ve olumlu etkilerini hissetmek için yeterli olabilir. Ancak, uzun süreli ve düzenli uygulama daha kalıcı ve belirgin sonuçlar elde etmek için önemlidir. Yeni başlayanlar için, deneyimli bir yoga eğitmeni veya meditasyon rehberinden destek almak faydalı olabilir.

Sonuç olarak, yoga ve meditasyon, sinir sistemini rahatlatmak ve stresle başa çıkmak için doğal ve etkili yöntemlerdir. Bilimsel araştırmalar da bu yöntemlerin faydalarını desteklemektedir. Düzenli uygulama ile, daha sakin, huzurlu ve sağlıklı bir yaşam sürmek mümkündür.

Beslenmeyle Sinir Sistemi Desteği

Sinir sistemimizin sağlıklı ve düzgün çalışması, genel sağlığımız ve refahımız için son derece önemlidir. Stres, uykusuzluk, beslenme yetersizlikleri ve yaşam tarzı faktörleri gibi birçok etken sinir sistemimizi olumsuz etkileyebilir. Ancak, doğru beslenme stratejileriyle sinir sistemimizi desteklemek ve işlevini optimize etmek mümkündür. Beslenme, sinir sisteminin yapı taşlarını sağlamak ve optimal fonksiyonunu korumak için hayati bir rol oynar.

Beynimizin ve sinir sistemimizin doğru çalışması için gerekli olan besin maddelerinin başında omega-3 yağ asitleri gelir. Bu yağ asitleri, beyin hücre zarlarının yapısında önemli bir rol oynar ve sinir iletimini destekler. Somon, ton balığı, uskumru gibi yağlı balıklar, chia tohumları ve keten tohumu gibi kaynaklardan omega-3 yağ asitlerini alabilirsiniz. Araştırmalar, yeterli omega-3 tüketiminin depresyon ve anksiyete riskini azaltabileceğini göstermektedir. Örneğin, bir çalışmada omega-3 takviyesi alan kişilerin depresyon semptomlarında %20’lik bir azalma gözlemlenmiştir.

B vitaminleri de sinir sistemi sağlığı için oldukça önemlidir. Özellikle B1 (tiamin), B6 (piridoksin) ve B12 (kobalamin) vitaminleri sinir iletiminde ve beyin fonksiyonlarında kritik rol oynarlar. B vitaminleri eksikliği, sinir hasarına, periferik nöropatiye ve yorgunluk gibi semptomlara yol açabilir. Bu vitaminleri tam tahıllı ürünler, yeşil yapraklı sebzeler, et, kümes hayvanları ve yumurta gibi besinlerden alabilirsiniz. Vejetaryen ve vegan bireylerin B12 vitamini takviyesi almaları önerilir, çünkü bu vitamin doğal olarak sadece hayvansal ürünlerde bulunur.

Magnezyum, sinir sisteminin düzenlenmesinde önemli bir mineraldir. Kas gevşemesi, uyku düzeninin iyileştirilmesi ve stres yönetiminde rol oynar. Magnezyum eksikliği, anksiyete, uykusuzluk ve kas kramplarına neden olabilir. Ispanak, badem, avokado ve koyu yeşil yapraklı sebzeler iyi magnezyum kaynaklarıdır. Günlük magnezyum ihtiyacınızı karşılamak için çeşitli yiyecekler tüketmeniz önemlidir.

Çinko, beyin gelişimi ve fonksiyonu için gereklidir. Çinko eksikliği, hafıza sorunları, konsantrasyon güçlüğü ve öğrenme güçlüğü gibi sorunlara yol açabilir. Çinko açısından zengin besinler arasında kabak çekirdeği, ay çekirdeği, et, kümes hayvanları ve baklagiller yer alır. Sağlıklı bir sinir sistemi için dengeli ve çeşitli bir diyet izlemek esastır. Beslenme alışkanlıklarınızı gözden geçirmek ve eksiklikleri gidermek için bir diyetisyenden destek almak faydalı olabilir.

Sonuç olarak, sinir sistemini desteklemek için doğru beslenmenin önemi göz ardı edilemez. Omega-3 yağ asitleri, B vitaminleri, magnezyum ve çinko gibi besin maddelerini yeterli miktarda tüketmek, sinir sisteminin sağlıklı ve düzgün çalışmasını sağlar ve birçok sinir sistemi rahatsızlığının önlenmesine yardımcı olur. Dengeli ve sağlıklı bir beslenme planı, sinir sisteminizin daha güçlü ve dirençli olmasını sağlayarak genel sağlığınızı iyileştirir.

Uyku Kalitesini Arttırma Yöntemleri

Uyku, bedensel ve zihinsel sağlığımız için olmazsa olmaz bir ihtiyaçtır. Yetersiz veya kalitesiz uyku, stres, anksiyete, depresyon ve çeşitli sağlık sorunlarına yol açabilir. Dünya Sağlık Örgütü’nün verilerine göre, yetişkinlerin %30’undan fazlası uyku bozukluğu yaşıyor. Bu nedenle, sinir sistemini rahatlatarak uyku kalitesini artırmak büyük önem taşıyor. Doğal yöntemler, ilaçlara göre daha güvenli ve uzun vadeli çözümler sunabilir.

Melatonin düzeylerini düzenlemek uyku kalitesini artırmanın önemli bir yoludur. Melatonin, vücudun doğal uyku-uyanıklık döngüsünü düzenleyen bir hormondur. Güneş ışığına yeterli maruz kalmak ve akşamları karanlık bir ortamda vakit geçirmek melatonin üretimini destekler. Gün ışığına maruz kalma, vücudun doğal saatini (sirkadiyen ritim) düzenleyerek uyku-uyanıklık döngüsünün düzenlenmesine yardımcı olur. Araştırmalar, yetersiz güneş ışığına maruz kalmanın uyku bozukluklarına yol açabileceğini göstermektedir. Akşamları ise, telefon, tablet ve bilgisayar gibi ekranlardan yayılan mavi ışığın melatonin üretimini baskıladığı bilinmektedir. Bu nedenle, yatmadan en az bir saat önce elektronik cihazların kullanımını sınırlamak önemlidir.

Yeterli fiziksel aktivite, uyku kalitesini önemli ölçüde artırabilir. Düzenli egzersiz, vücutta endorfin salınımını teşvik eder ve bu da rahatlamaya yardımcı olur. Ancak, yatmadan hemen önce yoğun egzersiz yapmaktan kaçınılmalıdır. Hafif egzersizler veya yoga gibi rahatlatıcı aktiviteler, uykuya dalmayı kolaylaştırabilir. Örneğin, düzenli yürüyüş veya hafif tempolu koşu, uyku kalitesini iyileştirmede etkili olabilir. Birçok çalışma, haftada en az 150 dakika orta şiddette aerobik egzersizin uykuyu iyileştirdiğini göstermiştir.

Rahatlatıcı teknikler, sinir sistemini sakinleştirerek uykuya dalmayı kolaylaştırır. Derin nefes egzersizleri, meditasyon ve yoga, stresi azaltmaya ve rahatlama hissini artırmaya yardımcı olur. Örneğin, 4-7-8 nefes tekniği (4 saniye nefes al, 7 saniye tut, 8 saniye nefes ver) uykuya dalmayı kolaylaştıran etkili bir yöntemdir. Düzenli meditasyon uygulamaları, anksiyete ve stres seviyelerini düşürerek uyku kalitesini artırabilir. Bu tekniklerin düzenli uygulanması, uzun vadede uyku sorunlarını azaltmaya yardımcı olabilir.

Uyku hijyeni, uyku kalitesini iyileştirmenin temel unsurlarından biridir. Yatma ve uyanma saatlerinin düzenli olması, yatmadan önce kafein ve alkol tüketiminden kaçınmak, karanlık ve serin bir ortamda uyumak, uyumadan önce rahatlatıcı bir banyo yapmak gibi alışkanlıklar uyku kalitesini önemli ölçüde artırabilir. Uyku öncesi rutin oluşturmak, vücudun uykuya hazırlanmasına yardımcı olur ve daha kaliteli bir uyku sağlar.

Sonuç olarak, sinir sistemini rahatlatarak uyku kalitesini artırmak için doğal yöntemler oldukça etkilidir. Bu yöntemleri düzenli olarak uygulamak, sağlıklı ve dinlendirici bir uyku deneyimi yaşamaya ve genel sağlık durumunuzu iyileştirmeye yardımcı olabilir. Ancak, uyku sorunları devam ederse, bir uzmana danışılması önemlidir.

Bu çalışmada, sinir sistemini rahatlatmaya yönelik çeşitli doğal yöntemler ele alındı. Stres ve anksiyete gibi modern yaşamın getirdiği zorlukların sinir sistemi üzerindeki olumsuz etkilerinin giderek arttığı günümüzde, doğal ve yan etkisi az olan çözümler arayışı büyük önem taşımaktadır. Araştırmamız, yoga, meditasyon, derin nefes egzersizleri, aromaterapi ve bitkisel çaylar gibi yöntemlerin sinir sistemini rahatlatmada etkili olabileceğini göstermiştir. Bu yöntemlerin, kortizol seviyelerini düşürerek, uyku kalitesini artırarak ve genel ruh halini iyileştirerek sinir sisteminin dengeye kavuşmasına katkıda bulunduğu vurgulanmıştır.

Çalışmamızda incelenen her yöntemin kendi içinde farklı mekanizmalarla etki gösterdiği belirlenmiştir. Örneğin, yoga ve meditasyon gibi uygulamalar, vücut farkındalığını artırarak ve stres tepkilerini düzenleyerek sinir sistemini rahatlatırken, aromaterapi ve bitkisel çaylar, belirli bitkisel bileşenlerin sinir sistemine olan doğrudan etkileriyle rahatlama sağlar. Derin nefes egzersizleri ise, parasempatik sinir sistemini aktive ederek vücudu dinlenme ve sindirim durumuna geçirerek rahatlamaya yardımcı olur.

Ancak, bu yöntemlerin etkilerinin bireyden bireye değişebileceği ve kişisel tercihlere ve altta yatan sağlık sorunlarına bağlı olarak farklılık gösterebileceği unutulmamalıdır. Bu nedenle, herhangi bir doğal yönteme başlamadan önce bir uzmanla görüşmek önemlidir. Özellikle kronik sağlık sorunları olan bireylerin, doğal yöntemleri kullanmadan önce mutlaka doktorlarına danışmaları gerekmektedir.

Gelecek trendler açısından bakıldığında, teknolojinin bu yöntemlerle bütünleşmesi beklenmektedir. Biofeedback cihazları ve sanal gerçeklik uygulamaları, bu doğal yöntemlerin etkinliğini artırarak daha geniş kitlelere ulaşmasını sağlayabilir. Ayrıca, kişiselleştirilmiş ve bilime dayalı yaklaşımların ön plana çıkması, doğal yöntemlerin daha etkili ve güvenilir bir şekilde kullanılmasını sağlayacaktır. Psikoloji ve nörobilim alanlarındaki gelişmelerin, sinir sistemi üzerindeki etkilerinin daha iyi anlaşılmasına ve yeni doğal yöntemlerin keşfedilmesine katkı sağlayacağı düşünülmektedir. Sonuç olarak, sinir sistemini rahatlatmaya yönelik doğal yöntemler, modern hayatın getirdiği stresle mücadelede önemli bir rol oynamaya devam edecek ve gelecekte daha da gelişerek yaygınlaşacaktır.

ÖNERİLER

Sağlık

Kulak Çınlamasının Nedenleri ve Tedavi Yöntemleri

Kulak çınlaması, tıbbi adı tinitus olan ve dışarıdan bir ses kaynağı olmaksızın kulakta veya başta algılanan bir ses olarak tanımlanır.
Sağlık

Beyin Sağlığını Destekleyen Besinler

Beynimiz, vücudumuzun en karmaşık ve hayati organıdır. Düşünme, öğrenme, hatırlama, hareket etme ve duygularımızı düzenleme gibi tüm yaşam fonksiyonlarımızın kontrol