Gebelik ve emzirme dönemi, bir kadının hayatındaki en özel ve dönüştürücü zamanlardan ikisidir. Bu dönemde, annenin bedeni inanılmaz bir değişimden geçerken, yeni bir hayatı beslemek ve büyütmek için olağanüstü bir çaba sarf eder. Bu süreç, beslenme alışkanlıklarının büyük önem kazandığı bir dönemdir; çünkü annenin beslenmesi doğrudan bebeğin sağlığı, gelişimi ve büyümesiyle yakından ilişkilidir. Gebelik ve emzirme sürecinde doğru beslenme, sadece bebeğin fiziksel gelişimini desteklemekle kalmaz, aynı zamanda anne adayının sağlığını da korur ve olası komplikasyonları önlemeye yardımcı olur. Bu rehberde, hem anne hem de bebek için sağlıklı bir gebelik ve emzirme dönemi geçirmek için gerekli olan temel beslenme tüyolarını detaylı bir şekilde ele alacağız.
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) verilerine göre, gebelik ve emzirme döneminde yetersiz beslenme, bebek ölümlerinin ve düşük doğum ağırlıklı bebeklerin başlıca nedenlerinden biridir. Yetersiz beslenme, bebeğin beyin gelişimi, bağışıklık sistemi ve uzun vadeli sağlığı üzerinde kalıcı olumsuz etkilere yol açabilir. Örneğin, demir eksikliği anemisi, hem annede hem de bebekte ciddi sorunlara neden olabilir ve bebeğin bilişsel gelişimini olumsuz etkileyebilir. Benzer şekilde, folik asit eksikliği, nöral tüp defektleri gibi ciddi doğum kusurlarına yol açabilir. Bu istatistikler, doğru ve dengeli bir beslenmenin önemini vurgular ve bu konuda bilinçli olmak gerektiğini gösterir.
Gebelik ve emzirme döneminde beslenme, sadece belirli besin maddelerini tüketmekten daha fazlasını içerir. Bu dönemde, vücudun ihtiyaç duyduğu enerji miktarı artar ve çeşitli vitaminler, mineraller ve diğer besin öğelerine olan talep önemli ölçüde yükselir. Bu nedenle, dengeli ve çeşitli bir diyet planı oluşturmak, protein, karbonhidrat, yağ, vitamin ve minerallerin yeterli miktarlarda alınmasını sağlamak son derece önemlidir. Sadece doğru besinleri tüketmek yeterli değildir; aynı zamanda bu besinlerin vücut tarafından etkili bir şekilde emilmesi de önemlidir. Yeterli su tüketimi, düzenli egzersiz ve stres yönetimi, besin emilimini artırmak ve genel sağlığı iyileştirmek için önemli unsurlardır.
Bu rehber boyunca, gebelik ve emzirme döneminde hangi besinlerin tüketilmesi gerektiği, hangi besinlerden kaçınılması gerektiği, günlük kalori ihtiyacının nasıl hesaplanması gerektiği ve sağlıklı bir beslenme planı nasıl oluşturulacağı gibi konuları detaylı bir şekilde ele alacağız. Ayrıca, olası beslenme eksikliklerinin nasıl önleneceği ve hangi durumlarda bir diyetisyene danışılması gerektiği gibi önemli noktalara da değineceğiz. Amaç, anne adaylarına ve emziren annelere, bu özel dönemde sağlıklı ve dengeli bir beslenme planı oluşturmaları için gerekli bilgi ve desteği sağlamaktır. Unutmayın, sağlıklı bir gebelik ve emzirme dönemi, hem annenin hem de bebeğin geleceği için büyük önem taşır.
Hamilelikte Beslenme Rehberi
Hamilelik, bir kadının hayatındaki en önemli dönemlerden biridir. Bu dönemde, hem annenin hem de bebeğin sağlığı için doğru ve dengeli beslenme son derece kritiktir. Gelişen bebeğin ihtiyaçlarını karşılamak ve annenin sağlığını korumak için beslenme alışkanlıklarında önemli değişiklikler yapmak gerekebilir. Bu rehber, hamilelik boyunca sağlıklı bir beslenme düzeni oluşturmanıza yardımcı olacak temel bilgileri içermektedir.
Folik asit, hamileliğin ilk üç ayında özellikle önemlidir. Nöral tüp defektlerinin önlenmesinde hayati bir rol oynar. Günde 400 mikrogram folik asit almak, bu riskleri önemli ölçüde azaltır. Folik asit açısından zengin besinler arasında yeşil yapraklı sebzeler, portakal suyu ve tahıllar bulunur. Ancak, doktorunuzun önerdiği folik asit takviyelerini de kullanmanız gerekebilir. Çünkü besinlerden alınan folik asit miktarı yeterli olmayabilir.
Demir, hem annenin hem de bebeğin oksijen taşıması için gereklidir. Hamilelikte demir eksikliği anemisi oldukça yaygındır ve yorgunluk, halsizlik ve nefes darlığı gibi semptomlara yol açabilir. Kırmızı et, koyu yeşil yapraklı sebzeler, kuru baklagiller ve tahıllar demir açısından zengindir. Demir emilimini artırmak için C vitamini içeren besinlerle birlikte tüketmek önemlidir. Örneğin, bir porsiyon ıspanağı bir dilim portakal ile birlikte tüketmek demirin emilimini artırır.
Kalsiyum, bebeğin kemik ve diş gelişiminde büyük rol oynar. Süt ve süt ürünleri, yoğurt ve peynir gibi kalsiyum açısından zengin besinler tüketmek önemlidir. Kalsiyum eksikliği, annede kemik erimesine ve bebekte kemik gelişim bozukluklarına yol açabilir. Dünya Sağlık Örgütü’nün verilerine göre, hamile kadınların %30’undan fazlası yeterli kalsiyum alımı sağlayamaz.
Protein, bebeğin büyümesi ve gelişimi için gerekli olan yapı taşlarını sağlar. Et, tavuk, balık, yumurta, süt ürünleri ve baklagiller gibi protein açısından zengin besinler tüketmek önemlidir. Günde en az 60 gram protein almaya özen göstermelisiniz. Protein eksikliği, bebeğin düşük doğum ağırlığı ve gelişme geriliği gibi sorunlara yol açabilir.
Sağlıklı yağlar da hamilelikte önemlidir. Avokado, zeytinyağı, ceviz ve badem gibi besinler, bebeğin beyin gelişimi için gerekli olan omega-3 yağ asitlerini sağlar. İşlenmiş gıdalar, şekerli içecekler ve doymuş yağlardan uzak durmak önemlidir. Bu tür besinler kilo alımını artırır ve sağlık sorunlarına yol açabilir.
Son olarak, bol su içmek de hamilelikte çok önemlidir. Su, vücudun işleyişini düzenler ve bebeğin gelişimi için gereklidir. Günde en az 8 bardak su içmeye çalışın. Ayrıca, küçük ve sık öğünler yemek, mide bulantısı ve kusmayı önleyebilir. Herhangi bir beslenme değişikliği yapmadan önce mutlaka doktorunuzla görüşün ve bireysel ihtiyaçlarınıza uygun bir beslenme planı oluşturun. Unutmayın, sağlıklı beslenme, sağlıklı bir hamilelik ve sağlıklı bir bebek için en önemli faktörlerden biridir.
Emzirme Dönemi Beslenmesi
Emzirme dönemi, anne ve bebek için eşsiz bir bağın kurulduğu, aynı zamanda annenin fiziksel ve duygusal olarak yoğun bir dönemden geçtiği bir zamandır. Bu dönemde annenin yeterli ve dengeli beslenmesi, hem kendi sağlığı hem de bebeğin sağlıklı gelişimi için son derece önemlidir. Emzirme, bebeğin büyümesi ve gelişmesi için gerekli olan tüm besinleri sağlamanın yanı sıra, anne için de birçok fayda sunar. Ancak, anne vücudu bu süreçte ekstra enerji ve besin öğelerine ihtiyaç duyar. Bu nedenle, emzirme dönemi beslenmesi, hamilelik dönemine benzer şekilde özen gerektirir.
Emziren annelerin günlük kalori ihtiyacı, hamilelik öncesine göre yaklaşık 500 kalori daha fazladır. Bu fazladan kalori, süt üretimini desteklemek ve annenin enerji seviyesini korumak için gereklidir. Bu kalori ihtiyacını karşılamak için, annenin beslenmesinde karbonhidratlar, proteinler ve sağlıklı yağlar yeterli miktarda bulunmalıdır. Karbonhidratlar enerji sağlar, proteinler süt üretimini destekler ve sağlıklı yağlar ise bebeğin beyin gelişimi için gerekli olan omega-3 yağ asitleri gibi önemli besin öğelerini içerir.
Protein alımı özellikle önemlidir. Süt üretiminde önemli bir rol oynayan protein, aynı zamanda annenin kendi vücudunun onarımı ve yenilenmesi için de gereklidir. Et, kümes hayvanları, balık, yumurta, süt ürünleri ve baklagiller gibi protein kaynakları, beslenme planında yer almalıdır. Örneğin, Dünya Sağlık Örgütü (WHO) günlük protein ihtiyacını emziren anneler için yaklaşık 75 gram olarak öneriyor. Bu miktarı karşılamak için çeşitli protein kaynaklarını tüketmek önemlidir.
Kalsiyum, hem anne hem de bebek için hayati önem taşır. Emzirme döneminde, annenin vücudundan bebeğe önemli miktarda kalsiyum geçer. Bu nedenle, süt ürünleri, yeşil yapraklı sebzeler ve kalsiyum takviyeleri gibi kalsiyum kaynaklarını tüketmek önemlidir. Kalsiyum eksikliği kemik erimesi riskini artırabilir. Demir eksikliği de anemi riskini artırır, bu nedenle demir açısından zengin besinler (kırmızı et, kuru baklagiller, yeşil yapraklı sebzeler) düzenli olarak tüketilmelidir.
Beslenmenin yanı sıra, bol su tüketimi de emzirme döneminde oldukça önemlidir. Süt üretimi için bol miktarda sıvıya ihtiyaç duyulur. Günlük en az 2-3 litre su tüketimi önerilir. Ayrıca, düzenli ve dengeli bir beslenme planı oluşturmak ve besin öğelerinin dengeli bir şekilde alınmasını sağlamak için bir diyetisyenden destek almak faydalı olabilir. Unutulmamalıdır ki, her annenin beslenme ihtiyacı farklı olabilir ve bu nedenle kişiselleştirilmiş bir yaklaşım benimsenmelidir.
Sonuç olarak, emzirme dönemi beslenmesi, annenin sağlığı ve bebeğin sağlıklı gelişimi için oldukça önemlidir. Dengeli ve yeterli beslenme, bol sıvı tüketimi ve gerektiğinde uzman desteği alarak, anneler bu özel dönemde hem kendilerine hem de bebeklerine en iyi şekilde bakabilirler.
Sağlıklı Kilo Alımı
Hamilelik ve emzirme dönemi, bir kadının hayatındaki en önemli ve beslenme açısından en talepkar dönemlerdendir. Bu süreçte, hem annenin hem de bebeğin sağlıklı gelişimi için yeterli ve dengeli beslenmeye büyük önem verilmelidir. Sağlıklı kilo alımı, hem anne adayının sağlığını korumak hem de bebeğin optimal büyümesini sağlamak için kritik bir unsurdur. Fazla kilo alımı olduğu kadar yetersiz kilo alımı da risk taşır. Aşırı kilo alımı, gestasyonel diyabet, preeklampsi ve sezaryen doğum riskini artırırken, yetersiz kilo alımı ise düşük doğum ağırlıklı bebek riskini yükseltir.
Hamilelik boyunca ortalama olarak 11.5-16 kg arasında kilo alınması önerilir. Bu kilo alımı, bebeğin gelişimi, plasentanın oluşumu, artan kan hacmi ve vücutta depolanan sıvı miktarını içerir. Ancak bu rakam, hamileliğe başlarken kadının vücut kitle indeksine (VKİ) bağlı olarak değişir. Zayıf olan anne adayları daha fazla kilo alırken, fazla kilolu olanlar daha az kilo almalıdır. Bu nedenle, sağlıklı kilo alımı için VKİ’nizin değerlendirilmesi ve doktorunuzun önerilerine uymanız çok önemlidir. Örneğin, VKİ’si normal olan bir kadın hamilelik boyunca yaklaşık 11.5-16 kg, düşük VKİ’li bir kadın ise 12.5-18 kg arası kilo alabilir.
Sağlıklı kilo alımı için, beslenmenizin çeşitli ve dengeli olması şarttır. Her öğünde yeterli miktarda karbonhidrat, protein ve sağlıklı yağlar tüketmek gereklidir. Karbonhidratlar enerji sağlar, proteinler bebeğin büyümesi için gerekli yapı taşlarını oluşturur, sağlıklı yağlar ise beyin ve sinir sisteminin gelişimi için önemlidir. Tam tahıllar, meyve, sebze, kuru baklagiller, yağsız protein kaynakları (tavuk, balık, kuru fasulye) ve süt ürünleri beslenmenizde yer almalıdır. İşlenmiş gıdalar, şekerli içecekler ve sağlıksız yağlardan uzak durmalısınız. Aynı zamanda, günlük yeterli miktarda su içmek de çok önemlidir. Su, vücudun tüm fonksiyonlarını düzenlemeye yardımcı olur ve bebeğin gelişimi için gereklidir.
Emzirme döneminde de sağlıklı beslenmeye devam etmek, hem annenin hem de bebeğin sağlığı için şarttır. Emzirme, anne vücudundan önemli miktarda kalori ve besin maddesi gerektirir. Bu nedenle, emziren anneler, hamilelik dönemine göre daha fazla kalori almalıdır. Günde ek 500 kalori almanın yanı sıra, kalsiyum, demir ve B vitaminleri açısından zengin besinler tüketmeye özen göstermelidirler. Yeterli sıvı alımı da emzirme döneminde oldukça önemlidir. Emzirme döneminde kilo vermek için sıkı diyetler yapmak yerine, sağlıklı ve dengeli beslenmeye odaklanmak, anne sütü üretimini olumsuz etkilememek için önemlidir. Unutmayın ki, sağlıklı bir kilo alımı ve sonraki dönemde sağlıklı bir kilo verme süreci uzun vadeli sağlık için önemlidir.
Sonuç olarak, hamilelik ve emzirme dönemlerinde sağlıklı kilo alımı, hem annenin hem de bebeğin sağlığı için hayati öneme sahiptir. Doktorunuzun önerilerine uyarak, dengeli ve çeşitli bir beslenme planı izleyerek ve düzenli egzersiz yaparak sağlıklı bir kilo alımı sağlamak mümkündür. Herhangi bir endişeniz varsa, doktorunuzla veya bir diyetisyenle görüşmekten çekinmeyin.
Gerekli Vitamin ve Mineraller
Hamilelik ve emzirme dönemi, annenin ve bebeğin sağlığı için özel bir beslenme gerektiren kritik bir zamandır. Bu dönemde annenin vücudu, bebeğin büyümesi ve gelişmesi için gerekli olan besinleri sağlamak üzere büyük bir yük üstlenir. Bu nedenle, vitamin ve mineral alımına özellikle dikkat edilmesi hayati önem taşır. Yetersiz beslenme, hem annenin hem de bebeğin sağlığını olumsuz etkileyebilir. Doğum kusurları, düşük doğum ağırlığı ve gebelik komplikasyonları gibi riskleri azaltmak için dengeli ve yeterli bir beslenme planı şarttır.
Folat (B9 vitamini), hücre büyümesi ve gelişmesi için son derece önemlidir. Özellikle hamileliğin ilk üç ayında, bebeğin sinir sisteminin gelişiminde hayati bir rol oynar. Yetersiz folat alımı, nöral tüp defektleri gibi ciddi doğum kusurlarına yol açabilir. Bu nedenle, hamile kadınların günlük 400-800 mcg folat almaları önerilir. Bu miktar, folik asit takviyesi ile karşılanabilir veya folat açısından zengin besinler (yeşil yapraklı sebzeler, baklagiller, tahıllar) tüketilerek sağlanabilir. Bir çalışmaya göre, folat takviyesi alan annelerde nöral tüp defektleri riski %70 oranında azalmıştır.
Demir, bebeğin büyümesi ve gelişmesi için gerekli olan oksijeni taşıyan hemoglobinin üretimi için hayati önem taşır. Hamilelikte, annenin kan hacmi artar ve demir ihtiyacı da buna paralel olarak yükselir. Demir eksikliği anemisi, hamilelikte yorgunluk, halsizlik ve nefes darlığı gibi semptomlara yol açabilir. Ayrıca, düşük doğum ağırlığı ve erken doğum riskini artırabilir. Hamile kadınlar, demir açısından zengin besinler (kırmızı et, kuru baklagiller, yeşil yapraklı sebzeler) tüketmeli ve gerekirse doktor tavsiyesiyle demir takviyesi almalıdırlar.
Kalsiyum, bebeğin kemik ve dişlerinin gelişimi için gereklidir. Hamilelikte, annenin vücudu bebeğin kemik gelişimini desteklemek için kalsiyum depolarından yararlanır. Yetersiz kalsiyum alımı, annenin kemik sağlığını olumsuz etkileyebilir. Kalsiyum açısından zengin besinler (süt ve süt ürünleri, yeşil yapraklı sebzeler, badem) tüketilmeli ve gerekirse takviye alınmalıdır. Dünya Sağlık Örgütü’nün verilerine göre, yeterli kalsiyum alımı, osteoporoz riskini azaltmaya yardımcı olur.
İyot, tiroid hormonlarının üretiminde önemli bir rol oynar ve bebeğin beyin gelişimi için gereklidir. İyot eksikliği, bebeklerde zeka geriliğine ve büyüme bozukluklarına yol açabilir. İyot açısından zengin besinler (iyotlu tuz, deniz ürünleri) tüketilmelidir. Hamilelik öncesi ve hamilelik boyunca iyot seviyelerinin kontrol edilmesi önemlidir.
Sonuç olarak, hamilelik ve emzirme döneminde dengeli ve yeterli bir beslenme planı, hem annenin hem de bebeğin sağlığı için son derece önemlidir. Gerekli vitamin ve minerallerin yeterli miktarda alınması, sağlıklı bir gebelik ve sağlıklı bir bebek için olmazsa olmazdır. Bu nedenle, hamile kadınların doktorlarıyla görüşerek bireysel ihtiyaçlarına uygun bir beslenme planı oluşturmaları ve gerekli takviyeleri almaları önerilir.
Beslenme Yanlışları ve Önlemleri
Hamilelik ve emzirme dönemi, kadının hayatındaki en önemli ve hassas dönemlerden biridir. Bu süreçte, hem annenin hem de bebeğin sağlığı için dengeli ve yeterli beslenme son derece kritiktir. Ancak, bu dönemde sıklıkla yapılan bazı beslenme yanlışları, hem annenin sağlığını olumsuz etkileyebilir hem de bebeğin gelişimini riske atabilir. Bu yanlışları anlamak ve önlemler almak, sağlıklı bir hamilelik ve emzirme süreci için oldukça önemlidir.
Demir eksikliği, hamilelikte sık karşılaşılan bir sorundur. Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre, hamile kadınların %40’ından fazlası demir eksikliği anemisi yaşıyor. Demir eksikliği, yorgunluk, halsizlik, solukluk gibi belirtilere yol açar ve bebeğin gelişimi üzerinde olumsuz etkiler bırakabilir. Bu sorunun önüne geçmek için, kırmızı et, kuru baklagiller, yeşil yapraklı sebzeler gibi demir açısından zengin besinlerin tüketimi artırılmalıdır. Ayrıca, C vitamini açısından zengin gıdaların demir emilimini artırdığını unutmamak önemlidir. Örneğin, ıspanaklı bir omlet, demir emilimini artıran mükemmel bir kombinasyondur.
Bir diğer yaygın yanlış ise aşırı kilo almadır. Hamilelikte kilo almak gereklidir ancak aşırı kilo almak, gestasyonel diyabet, pre-eklampsi gibi riskleri artırır. Sağlıklı bir kilo alımı için, dengeli ve sağlıklı beslenme ile birlikte düzenli egzersiz yapmak oldukça önemlidir. Beslenme uzmanının önerdiği günlük kalori alımına dikkat etmek ve porsiyon kontrolüne özen göstermek gerekir. Aşırı şekerli ve yağlı gıdalardan uzak durmak, sağlıklı kilo alımını destekler.
Folik asit eksikliği, nöral tüp defektleri gibi ciddi doğum kusurlarına yol açabilir. Bu nedenle, hamilelik planlamasından itibaren ve hamileliğin ilk üç ayında yeterli miktarda folik asit almak çok önemlidir. Yeşil yapraklı sebzeler, turunçgiller ve tahıllar folik asit içerir ancak yeterli miktarda folik asit almak için doktor tarafından önerilen folik asit takviyelerini kullanmak da gerekebilir.
Kafein tüketimi de hamilelikte dikkat edilmesi gereken bir konudur. Aşırı kafein tüketimi düşük riskini artırabilir ve bebeğin uykusunu bozabilir. Kahve, çay ve kola gibi kafeinli içeceklerin tüketimi sınırlandırılmalı veya tamamen bırakılmalıdır. Alternatif olarak, kafeinsiz çay ve bitki çayları tercih edilebilir.
İlaç kullanımı konusunda da dikkatli olmak gerekir. Hamilelik döneminde herhangi bir ilaç kullanmadan önce mutlaka doktora danışılmalıdır. Bazı ilaçlar, bebeğin gelişimini olumsuz etkileyebilir. Bitkisel ilaçların bile bazı riskler taşıyabileceğini unutmamak önemlidir.
Sonuç olarak, hamilelik ve emzirme döneminde sağlıklı bir beslenme düzeni, annenin ve bebeğin sağlığı için hayati önem taşır. Yukarıda bahsedilen beslenme yanlışlarından kaçınmak ve önerilen önlemleri almak, sağlıklı bir hamilelik ve emzirme süreci geçirmek için atılacak en önemli adımlardandır. Bu konuda bir beslenme uzmanından veya doktorunuzdan destek almak her zaman faydalı olacaktır.
Bu raporda, hamilelik ve emzirme dönemlerinde sağlıklı beslenmenin önemini vurgulayan kapsamlı bir inceleme sunulmuştur. Gebelik ve emzirme, bir kadının vücudu için son derece talepkar dönemlerdir ve bu süreçlerde yeterli ve dengeli beslenme, hem annenin hem de bebeğin sağlığı için kritik öneme sahiptir. Doğru beslenme, fetüsün sağlıklı gelişimi için gerekli olan vitaminleri, mineralleri ve enerjiyi sağlar ve emziren annelerde süt üretimini destekler.
Raporda ele alınan önemli noktalar arasında, folik asit, demir, iyot, kalsiyum ve D vitamini gibi temel besin öğelerinin önemi, protein alımının artırılması, şeker ve işlenmiş gıdaların tüketiminin sınırlandırılması, bol miktarda meyve ve sebze tüketimi, yeterli sıvı alımı ve kafein tüketiminin kontrol edilmesi yer almaktadır. Ayrıca, gıda zehirlenmesi riskini azaltmak için gerekli önlemler ve kilo yönetimi konusunda öneriler de sunulmuştur.
Hamilelik ve emzirme dönemlerinde beslenme konusunda bireysel ihtiyaçlar değişebildiği için, bu rehber genel öneriler içermektedir. Her kadının, özel ihtiyaçlarını belirlemek ve kişiselleştirilmiş bir beslenme planı oluşturmak için bir diyetisyen veya sağlık uzmanıyla görüşmesi önemlidir. Özellikle gebelik şekeri, gebelik zehirlenmesi gibi risk faktörleri bulunan kadınlar için uzman desteği daha da kritiktir.
Gelecek trendler ve öngörüler açısından bakıldığında, kişiselleştirilmiş beslenme yaklaşımı giderek daha fazla önem kazanacaktır. Genetik verilerin ve yapay zeka teknolojilerinin kullanımıyla, her kadının bireysel ihtiyaçlarına göre uyarlanmış, daha hassas ve etkili beslenme planları oluşturulabilecektir. Ayrıca, bitki bazlı beslenme seçeneklerinin ve sürdürülebilir gıda sistemlerinin önemi artacaktır. Dijital sağlık uygulamaları ve online kaynaklar, hamile ve emziren kadınlara daha kolay erişilebilir ve özelleştirilmiş beslenme bilgisi sağlayacaktır.
Sonuç olarak, hamilelik ve emzirme dönemlerinde sağlıklı beslenme, hem anne hem de bebek sağlığı için vazgeçilmezdir. Bu rapordaki bilgiler, sağlıklı bir gebelik ve emzirme süreci için temel bir rehber niteliğindedir. Ancak, bireysel ihtiyaçların belirlenmesi ve kişiselleştirilmiş bir plan oluşturulması için mutlaka bir sağlık uzmanından destek alınmalıdır. Önleyici sağlık anlayışının güçlendirilmesi ve beslenme eğitimi programlarının yaygınlaştırılması, gelecek nesillerin sağlığı için büyük önem taşır.