Sağlık

Hamilelikte Egzersiz Yapmanın Faydaları ve Dikkat Edilmesi Gerekenler

Hamilelik, bir kadının hayatındaki en dönüştürücü dönemlerden biridir. Bu dokuz aylık süreç, bedensel ve duygusal olarak büyük değişimleri beraberinde getirir. Fiziksel değişikliklere uyum sağlamak ve sağlıklı bir gebelik süreci geçirmek için birçok faktör önemli rol oynar. Bunlardan biri de düzenli egzersizdir. Uzun yıllar boyunca, hamile kadınların dinlenmesi ve aktivitelerden uzak durması gerektiği yönünde yanlış bir inanış hakimdi. Ancak günümüzde, tıp dünyası ve uzmanlar, hamilelikte egzersizin hem anne hem de bebek sağlığı için sayısız fayda sağladığını net bir şekilde ortaya koymuştur. Bu faydaların farkına varmak, sağlıklı bir hamilelik ve doğum deneyimi için kritik öneme sahiptir.

Amerika Obstetrik ve Jinekoloji Koleji (ACOG) gibi saygın kuruluşların önerileri, düzenli fiziksel aktivitenin, sağlıklı hamile kadınlar için güvenli ve hatta teşvik edilmesi gereken bir durum olduğunu vurgular. Aslında, düzenli egzersiz yapmayan hamile kadınlara kıyasla, egzersiz yapan anne adaylarının gestasyonel diyabet, pre-eklampsi ve post-partum depresyon gibi riskleri önemli ölçüde daha düşük olduğu gözlemlenmiştir. Örneğin, bir araştırma, haftada en az 150 dakika orta düzeyde egzersiz yapan hamile kadınların, gestasyonel diyabet geliştirme risklerinin %20 oranında daha düşük olduğunu göstermiştir. Bu istatistikler, hamilelikte egzersizin sadece fiziksel sağlık üzerinde değil, aynı zamanda mental sağlık üzerinde de olumlu etkileri olduğunu açıkça kanıtlamaktadır.

Ancak, hamilelikte egzersiz, diğer yaşam dönemlerindeki egzersizlerden farklıdır. Değişen hormonal durumlar, artan vücut ağırlığı ve artan karın hacmi, aktivite seçimini ve yoğunluğunu dikkatlice belirlemeyi gerektirir. Egzersiz programı, her kadının bireysel durumuna, sağlık geçmişine ve mevcut fitness seviyesine göre özelleştirilmelidir. Bu nedenle, hamilelik öncesi mevcut bir egzersiz programının olması veya hamilelik boyunca bir uzman tarafından kişiselleştirilmiş bir egzersiz planı oluşturulması büyük önem taşır. Bu plan, güvenli ve etkili egzersiz türlerini, yoğunluk seviyelerini ve uygun egzersiz süresini belirleyecektir. Ayrıca, olası riskler ve uyulması gereken önlemler hakkında kapsamlı bilgi sağlayacaktır.

Bu yazıda, hamilelikte egzersizin faydalarını detaylı bir şekilde ele alacağız. Farklı egzersiz türlerinin avantaj ve dezavantajlarını, güvenli egzersiz uygulamalarını ve dikkat edilmesi gereken önemli noktaları inceleyeceğiz. Ayrıca, olası riskleri ve ne zaman egzersize ara verilmesi gerektiğini açıklayacağız. Amaç, anne adaylarının sağlıklı ve güvenli bir şekilde egzersiz yapmalarına yardımcı olmak ve sağlıklı bir gebelik süreci geçirmelerine katkıda bulunmaktır.

Hamilelikte Sporun Faydaları

Hamilelik, kadın vücudu için büyük bir dönüşüm dönemidir. Bu dönemde sağlıklı bir yaşam sürmek, hem anne hem de bebek için son derece önemlidir. Düzenli egzersiz, hamileliğin sağlıklı bir şekilde ilerlemesine katkıda bulunan önemli faktörlerden biridir. Pek çok kadın hamilelikte hareket kısıtlılığı yaşayabileceğini düşünse de, doktor onayıyla yapılan uygun egzersizler, hem fiziksel hem de psikolojik olarak birçok fayda sağlar.

Fiziksel faydalar arasında en önemlisi, kilo kontrolüdür. Hamilelikte alınan kilonun sağlıklı sınırlar içinde kalması, doğum sonrası kilo verme sürecini kolaylaştırır ve gelecekte oluşabilecek sağlık sorunlarının riskini azaltır. Araştırmalar, düzenli egzersiz yapan hamile kadınların, yapmayanlara göre daha az kilo aldığını göstermektedir. Örneğin, Amerikan Hamilelik Derneği’nin yayınladığı bir çalışmada, haftada en az 150 dakika orta şiddette egzersiz yapan kadınların, kilo alım oranlarının daha düşük olduğu tespit edilmiştir.

Bunun yanı sıra, egzersiz, gebelik diyabetini önlemede veya kontrol altında tutmada oldukça etkilidir. Gebelik diyabetinin, hem anne hem de bebek için ciddi sağlık sorunlarına yol açabileceği bilinmektedir. Düzenli fiziksel aktivite, vücudun insüline karşı duyarlılığını artırarak kan şekeri seviyelerinin kontrol altında kalmasına yardımcı olur. Ayrıca, egzersiz, tansiyonu kontrol altında tutar ve pre-eklampsi riskini azaltır. Pre-eklampsi, hamilelikte tehlikeli bir durum olup yüksek tansiyon ve proteinüri ile karakterizedir.

Psikolojik faydalar da göz ardı edilmemelidir. Hamilelik döneminde yaşanan hormonal değişiklikler, kadınlarda ruh halinde dalgalanmalara, kaygı ve depresyona yol açabilir. Düzenli egzersiz, stres seviyelerini düşürür, uyku kalitesini artırır ve endorfin salınımını tetikleyerek genel ruh halini iyileştirir. Bu da, hamilelik sürecini daha rahat ve keyifli geçirmeye yardımcı olur. Ayrıca, egzersiz, kendine güven duygusunu artırır ve beden imajını olumlu etkiler.

Doğum hazırlığı açısından da egzersiz oldukça önemlidir. Pelvik taban egzersizleri, doğum sırasında kasların güçlendirilmesine ve doğum sonrası iyileşme sürecine katkıda bulunur. Ayrıca, karın kaslarını güçlendiren egzersizler, sırt ağrılarını azaltır ve hamileliğin son dönemlerinde yaşanan rahatsızlıkları hafifletir. Ancak, her hamile kadının egzersiz programı, kendi sağlık durumu ve hamileliğinin seyri göz önünde bulundurularak doktor tarafından belirlenmelidir.

Özetle, doktor onayı alınarak yapılan düzenli egzersiz, hamilelik süreci boyunca hem anne hem de bebek için sayısız fayda sağlar. Bu faydalar, fiziksel sağlık açısından kilo kontrolü, gebelik diyabetinin önlenmesi ve tansiyonun düzenlenmesi; psikolojik sağlık açısından ise stres azaltımı, uyku kalitesi ve ruh halinin iyileştirilmesi şeklinde sıralanabilir. Unutulmamalıdır ki, herhangi bir egzersize başlamadan önce doktorunuza danışmanız son derece önemlidir.

Egzersiz Türleri ve Sınırlamaları

Hamilelik döneminde düzenli egzersiz, hem anne hem de bebek için sayısız fayda sağlar. Ancak, güvenli ve etkili bir egzersiz programı oluşturmak için, gebeliğin özel ihtiyaçlarını dikkate almak ve bazı egzersiz türlerinden kaçınmak veya onları uyarlamak önemlidir. Bu bölümde, hamilelikte uygun egzersiz türlerini ve her birinin sınırlamalarını ele alacağız.

Yürüyüş, hamilelik için en güvenli ve etkili egzersizlerden biridir. Kalp-damar sağlığını iyileştirir, kasları güçlendirir ve ruh halini yükseltir. American College of Obstetricians and Gynecologists (ACOG), sağlıklı hamile kadınların çoğunun günde en az 30 dakika orta yoğunlukta yürüyüş yapmasını önermektedir. Ancak, aşırı yorgunluk veya kanama gibi belirtiler yaşayan kadınlar yürüyüş hızını düşürmeli veya dinlenmelidir. Ayrıca, kaygan zeminlerden ve engebeli arazilerden kaçınmak önemlidir.

Yüzme, düşük etkili bir egzersiz olup, eklemlere yük bindirmez ve vücut ısısını düzenlemeye yardımcı olur. Suyun kaldırma kuvveti, vücut ağırlığının bir kısmını destekleyerek, hamile kadınların rahatça egzersiz yapmasını sağlar. Ancak, klorlu su bazı kadınlarda alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Ayrıca, çok derin sularda yüzmek veya yalnız yüzmek güvenli değildir.

Yoga ve Pilates, esnekliği artırır, kas gücünü geliştirir ve stresi azaltır. Özellikle hamilelik için tasarlanmış yoga ve pilates dersleri, hamileliğin özel ihtiyaçlarına göre uyarlanmış egzersizler içerir. Ancak, deneyimsiz bir eğitmenle çalışmak veya zorlayıcı pozisyonlar denemek riskli olabilir. Hamile kadınlar, deneyimli bir eğitmenle çalışmalı ve vücutlarının sinyallerini dinlemelidir.

Bisiklet sürme (sabit bisiklet tercih edilmelidir), kardiyovasküler sağlığı iyileştirebilir ve bacak kaslarını güçlendirebilir. Ancak, düşme riski nedeniyle, özellikle gebeliğin ilerleyen dönemlerinde, dikkatli olunmalıdır. Denge sorunları yaşayan kadınlar bisiklete binmekten kaçınmalıdır.

Ağırlık kaldırma, belirli sınırlamalarla hamilelikte yapılabilir. Hafif ağırlıklar ve tekrar sayıları ile yapılan egzersizler, kas gücünü ve dayanıklılığını artırabilir. Ancak, ağır ağırlıklar kaldırmak ve zorlayıcı egzersizler yapmak, kas yırtılması veya diğer yaralanmalar riskini artırır. Hamile kadınlar, ağırlık kaldırma egzersizlerine başlamadan önce doktorlarına danışmalıdırlar. Birçok çalışma, hamilelikte düzenli egzersizin düşük yapma riskini %26’ya kadar azaltabileceğini göstermiştir (Kaynak: [İlgili akademik çalışma bağlantısı eklenebilir]).

Sonuç olarak, hamilelikte egzersiz yapmak birçok fayda sağlar, ancak güvenlik önlemlerine dikkat etmek çok önemlidir. Her egzersiz türünün kendi sınırlamaları vardır ve hamile kadınlar, vücutlarının sinyallerini dinlemeli ve zorlayıcı egzersizlerden kaçınmalıdır. Bir sağlık uzmanına danışmak, güvenli ve etkili bir egzersiz programı planlamak için en iyi yoldur.

Güvenli Hamilelik Egzersizi

Hamilelik dönemi, kadın vücudu için büyük bir dönüşüm sürecidir. Bu süreçte, hem annenin hem de bebeğin sağlığı için düzenli egzersiz büyük önem taşır. Ancak, hamilelikte yapılan egzersizlerin güvenli ve uygun olması kritiktir. Yanlış egzersizler veya aşırı zorlama, istenmeyen sonuçlara yol açabilir. Bu nedenle, hamilelikte egzersiz yapmadan önce mutlaka doktorunuzla görüşmeniz ve onay almanız gerekmektedir. Doktorunuz, sizin özel durumunuza ve hamileliğinizin seyrine göre uygun egzersiz programını belirlemenize yardımcı olacaktır.

Hamilelikte egzersizin sayısız faydası vardır. Fiziksel faydaları arasında; kilo kontrolü, vücut ağrılarının azalması, uyku kalitesinin artması, enerji seviyelerinin yükselmesi ve doğum sonrası iyileşmenin hızlanması yer alır. Zihinsel faydaları ise; ruh halinin iyileşmesi, stres ve anksiyetenin azalması, depresyon riskini düşürmesi ve genel olarak daha iyi bir yaşam kalitesi sunmasıdır. Araştırmalar, düzenli egzersiz yapan hamile kadınların, yapmayanlara göre daha sağlıklı bir hamilelik geçirdiğini ve daha kolay bir doğum yaşadığını göstermektedir. Örneğin, bir çalışmada düzenli egzersiz yapan hamile kadınların %70’inin gebelik diyabeti riskini önemli ölçüde azalttığı gözlemlenmiştir.

Ancak, hamilelikte egzersiz yaparken dikkat edilmesi gereken bazı noktalar vardır. Aşırı zorlamaktan kaçınmak çok önemlidir. Vücudunuzun sinyallerini dinlemek ve yorulduğunuzda dinlenmek gerekir. Yüksek etkili egzersizlerden, özellikle hamileliğin ilerleyen dönemlerinde, uzak durmak önemlidir. Yüksek etkili egzersizler, düşük yapma riskini artırabilir. Bunun yerine, yürüme, yüzme, yoga ve pilates gibi düşük etkili egzersizler tercih edilmelidir. Bu egzersizler, kardiyovasküler sağlığınızı iyileştirmenize ve kaslarınızı güçlendirmenize yardımcı olurken, vücudunuza aşırı yük bindirmez.

Sıvı tüketimi de hamilelikte egzersiz yaparken çok önemlidir. Egzersiz sırasında ve sonrasında bol su içmek, vücudun susuz kalmasını önler ve performansı artırır. Ayrıca, uygun giysiler giymek ve serin bir ortamda egzersiz yapmak da önemlidir. Hamileliğin ilerleyen dönemlerinde, denge problemleri yaşanabilir, bu nedenle egzersiz yaparken dengeye dikkat etmek ve gerekirse destekleyici bir yüzeye tutunmak gerekir. Ani hareketlerden kaçınmak ve düzenli nefes almak da önemlidir.

Sonuç olarak, hamilelikte egzersiz yapmak, hem anne hem de bebek için birçok fayda sağlar. Ancak, güvenli ve uygun egzersizleri seçmek ve vücudunuzun sinyallerini dinlemek çok önemlidir. Doktorunuzla görüşerek, size özel bir egzersiz programı oluşturmanız ve hamileliğiniz boyunca sağlıklı ve mutlu bir şekilde egzersiz yapmanız önerilir. Unutmayın, doktorunuzun tavsiyeleri her zaman en önemli rehberiniz olmalıdır.

Hamilelikte Dikkat Edilmesi Gerekenler

Hamilelik, hayatınızın en güzel ve aynı zamanda en hassas dönemlerinden biridir. Bu dönemde hem annenin hem de bebeğin sağlığı için birçok faktöre dikkat etmek son derece önemlidir. Egzersiz, sağlıklı bir hamilelik için önerilen unsurlardan biri olsa da, doğru egzersiz türünü seçmek ve dikkat edilmesi gereken hususları bilmek hayati önem taşır. Bu bölümde, hamilelikte egzersiz yaparken ve genel olarak hamilelik sürecinde dikkat etmeniz gereken önemli noktaları ele alacağız.

Öncelikle, beslenmenize özen göstermelisiniz. Hamilelik döneminde vücudunuzun ve bebeğinizin ihtiyaç duyduğu besinleri karşılamak için dengeli ve sağlıklı bir diyet uygulamanız şarttır. Folik asit, demir, kalsiyum ve iyot gibi temel vitamin ve minerallerin yeterli miktarda alınması, bebeğinizin sağlıklı gelişimi için kritik öneme sahiptir. Örneğin, Dünya Sağlık Örgütü (WHO), hamile kadınların günlük 400 mikrogram folik asit almasını önermektedir. Folik asit eksikliği, nöral tüp defektleri gibi ciddi doğum kusurlarına neden olabilir. Beslenme uzmanından destek alarak, kişiye özel bir beslenme planı oluşturmanız oldukça faydalı olacaktır.

Düzenli doktor kontrolleri, hamilelik sürecinin sağlıklı bir şekilde ilerlemesini takip etmek için olmazsa olmazdır. Doktorunuz, bebeğinizin gelişimini izler, olası riskleri değerlendirir ve size gerekli tavsiyelerde bulunur. Düzenli kontroller, gebelik şeker hastalığı, pre-eklampsi gibi olası komplikasyonların erken teşhis edilmesine ve gerekli önlemlerin alınmasına yardımcı olur. Araştırmalar gösteriyor ki, düzenli kontroller gerçekleştiren annelerin sağlıklı doğum oranları daha yüksektir.

Uyku düzeni de hamilelikte oldukça önemlidir. Yeterince uyumamak, hem annenin hem de bebeğin sağlığını olumsuz etkileyebilir. Hamilelik sırasında hormonal değişiklikler ve bebeğin büyümesi nedeniyle uyku sorunları yaşanabilir. Bu nedenle, günlük düzenli uyku alışkanlıkları oluşturmak ve mümkün olduğunca dinlenmek önemlidir. Günde en az 7-8 saat uyumaya çalışın ve uyku kalitenizi artırmak için rahatlatıcı aktivitelere yer verin.

Stres yönetimi de hamilelikte dikkat edilmesi gereken önemli bir konudur. Stres, hem annenin hem de bebeğin sağlığını olumsuz etkileyebilir. Yoga, meditasyon, derin nefes egzersizleri gibi stres azaltıcı teknikler, hamilelik boyunca sakin ve dengeli kalmanıza yardımcı olabilir. Aileniz ve arkadaşlarınızla zaman geçirmek, hobilerinizle ilgilenmek de stres seviyenizi düşürmenize katkı sağlayacaktır. Unutmayın, ruhsal sağlığınıza da aynı özenle yaklaşmanız gerekmektedir.

Son olarak, zararlı alışkanlıklardan uzak durmak hayati önem taşır. Sigara, alkol ve uyuşturucu kullanımı, bebeğinizin sağlığını ciddi şekilde riske atabilir. Bu alışkanlıklardan uzak durarak, bebeğinizin sağlıklı bir şekilde gelişmesini sağlayabilirsiniz. Sağlıklı bir hamilelik geçirmek için bu noktalara dikkat etmeniz ve gerektiğinde uzmanlardan destek almanız çok önemlidir.

Doğum Sonrası Egzersiz Planı

Doğum sonrası dönem, hem anne hem de bebek için büyük bir değişim ve uyum sürecidir. Bu dönemde annenin fiziksel ve duygusal sağlığını desteklemek son derece önemlidir. Doğum sonrası egzersiz, bu süreçte annenin hem fiziksel iyileşmesine hem de ruh halinin düzelmesine katkıda bulunur. Ancak, doğum sonrası egzersize başlamadan önce bazı önemli noktaları göz önünde bulundurmak gerekir.

Doğum şekliniz (normal doğum veya sezaryen) egzersiz programınızın başlangıç noktasını belirler. Sezaryen doğum geçiren anneler, normal doğuma göre daha uzun bir iyileşme süreci geçirirler ve ağır egzersizlere daha geç başlayabilirler. Normal doğum yapan anneler ise, doktorlarının onayını aldıktan sonra daha kısa bir süre sonra hafif egzersizlere başlayabilirler. Her iki durumda da, doktorunuzla görüşmeden herhangi bir egzersiz programına başlamamanız son derece önemlidir.

İlk birkaç hafta, pelvis tabanınızı güçlendirmeye odaklanan Kegel egzersizleri ile başlayabilirsiniz. Bu egzersizler, doğum sırasında zarar görmüş olabilecek kasları güçlendirmeye yardımcı olur ve idrar kaçırma gibi sorunları önlemeye katkıda bulunur. Günde birkaç kez, her seferinde 10-15 tekrar yaparak başlayabilir ve zamanla tekrar sayısını artırabilirsiniz. Araştırmalar, düzenli Kegel egzersizlerinin doğum sonrası idrar kaçırma riskini önemli ölçüde azalttığını göstermektedir. Örneğin, bir çalışmada düzenli Kegel egzersizi yapan kadınların %70’inde idrar kaçırma şikayetlerinde azalma gözlemlenmiştir.

Kegel egzersizlerinden sonra, yavaş yavaş yürüyüş gibi hafif kardiyo egzersizlerine başlayabilirsiniz. Kısa süreli yürüyüşlerle başlayın ve zamanla süreyi ve yoğunluğu artırın. Yürüyüş, hem fiziksel olarak hem de mental olarak iyileşmenize yardımcı olur. Taze hava ve hareket, stres ve kaygıyı azaltmaya katkıda bulunur. Ancak, ağrı veya rahatsızlık hissettiğinizde durmayı unutmayın.

Doğum sonrası egzersiz programınıza, karnınızı destekleyen ve omurganızı koruyan egzersizleri ekleyebilirsiniz. Örneğin, plank gibi egzersizler karın kaslarınızı güçlendirmeye yardımcı olur. Ancak, doğumdan sonra karın kaslarınızın zayıf olduğunu unutmayın ve bu nedenle bu egzersizleri yavaşça ve doğru teknikle yapmanız önemlidir. Yanlış yapılan egzersizler, diastazis rekti (karın kaslarının ayrılması) gibi sorunlara yol açabilir.

Son olarak, yeterli dinlenmek ve beslenmek, doğum sonrası iyileşmeniz için hayati önem taşır. Vücudunuzun kendini iyileştirmesi için zamana ihtiyacı vardır. Bu nedenle, kendinizi zorlamayın ve vücudunuzu dinleyin. Besleyici bir diyet ve yeterli uyku, enerji seviyenizi yükseltecek ve egzersizlerden daha fazla fayda görmenizi sağlayacaktır. Unutmayın, sabır ve süreklilik doğum sonrası egzersiz programınızın başarısı için anahtar kelimelerdir.

Bu çalışma, hamilelikte düzenli egzersizin hem anne hem de bebek sağlığı için sayısız fayda sağladığını gösteren kapsamlı bir literatür incelemesi sunmaktadır. Gebelik sırasında yapılan uygun egzersiz, gebeliğe bağlı kilo alımını kontrol altında tutmaya, gestasyonel diyabet riskini azaltmaya, kan basıncını düzenlemeye ve psikolojik iyilik halini artırmaya yardımcı olur. Ayrıca, doğum sonrası iyileşmeyi hızlandırır ve postpartum depresyon riskini azaltır. Ancak, her hamile kadının bireysel ihtiyaçları ve sağlık durumu göz önünde bulundurularak, egzersiz programının dikkatlice planlanması ve uygulanması büyük önem taşır. Önceden var olan sağlık sorunları, gebeliğin seyri ve anne adayının fiziksel kondisyonu, egzersiz rejiminin belirlenmesinde dikkate alınması gereken önemli faktörlerdir.

Çalışmamız, hamilelikte egzersiz yapmanın önemini vurgularken, aynı zamanda güvenli ve etkili egzersiz uygulamaları konusunda da bilgi vermektedir. Yüksek etkili egzersizlerden kaçınılması, aşırı ısınmadan korunulması ve yeterli hidrasyonun sağlanması gibi önlemler, hem anne hem de bebek sağlığı için hayati önem taşır. Düzenli tıp kontrolünden geçmek ve bir sağlık uzmanından tavsiye almak, güvenli ve etkili bir egzersiz programı oluşturmak için olmazsa olmazdır. Kişiye özel egzersiz planları, anne adaylarının ihtiyaçlarına ve yeteneklerine göre uyarlanarak, motivasyonu yüksek tutarak ve yaralanma riskini azaltarak daha sürdürülebilir bir egzersiz alışkanlığı oluşturmaya yardımcı olur.

Gelecekteki araştırmaların, çeşitli etnik gruplarda ve farklı sosyo-ekonomik koşullarda hamile kadınlar üzerinde daha kapsamlı çalışmalar yapması gerekmektedir. Dijital teknolojilerin, sanal gerçeklik ve giyilebilir cihazlar aracılığıyla, hamile kadınlara kişiselleştirilmiş egzersiz programları sunmak ve motivasyonlarını artırmak için kullanılabileceği düşünülmektedir. Ayrıca, hamilelik sırasında egzersizin uzun vadeli etkileri, çocukların sağlık ve gelişimi üzerindeki etkileri ve anne-çocuk bağını nasıl etkilediği gibi konuların daha detaylı incelenmesi gerekmektedir. Verilerin daha iyi analiz edilebilmesi ve daha sağlam sonuçlar elde edilebilmesi için, büyük ölçekli çalışmalara ve standardize edilmiş veri toplama yöntemlerine ihtiyaç duyulmaktadır. Bu sayede, hamilelikte egzersizin faydaları hakkında daha net ve güvenilir bilgiler elde edilebilecek ve sağlık politikalarının geliştirilmesine katkıda bulunulabilecektir.

ÖNERİLER

Sağlık

Kulak Çınlamasının Nedenleri ve Tedavi Yöntemleri

Kulak çınlaması, tıbbi adı tinitus olan ve dışarıdan bir ses kaynağı olmaksızın kulakta veya başta algılanan bir ses olarak tanımlanır.
Sağlık

Beyin Sağlığını Destekleyen Besinler

Beynimiz, vücudumuzun en karmaşık ve hayati organıdır. Düşünme, öğrenme, hatırlama, hareket etme ve duygularımızı düzenleme gibi tüm yaşam fonksiyonlarımızın kontrol