Regl dönemi, kadınların hayatının önemli bir parçasıdır ve fizyolojik ve psikolojik birçok değişikliğe yol açar. Bu değişiklikler, her kadının deneyiminde farklılık gösterse de, genel bir çerçevede ele alındığında yaşam kalitesini önemli ölçüde etkileyebilecek bir yelpazede ortaya çıkar. Dünya genelinde milyarlarca kadın her ay bu döngüyle başa çıkmakta ve hayatlarını bu ritme göre düzenlemektedir. Ancak, regl döneminin sadece kanamasıyla sınırlı olmadığı, bunun arkasındaki karmaşık hormonal değişimlerin ve bunların beden ve zihin üzerindeki etkilerinin tam olarak anlaşılması gerekmektedir. Bu çalışma, kadınların regl dönemindeki değişikliklere nasıl daha iyi adapte olabileceklerini, yaşam kalitelerini nasıl artırabileceklerini ve karşılaştıkları zorlukların üstesinden nasıl gelebileceklerini ele almayı amaçlamaktadır.
Regl dönemi semptomları oldukça çeşitlidir ve şiddetleri kişiden kişiye değişir. Bazı kadınlar hafif kramplar ve ruh hali değişimleriyle atlatırken, bazıları şiddetli ağrılar, bulantı, kusma, baş ağrıları, şişkinlik, yorgunluk ve yoğun duygusal dalgalanmalar yaşayabilir. Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre, kadınların yaklaşık %50’si dismenore (şiddetli regl ağrısı) yaşamaktadır ve bu durum günlük yaşamlarını önemli ölçüde etkileyebilmektedir. Örneğin, şiddetli ağrıları olan bir kadın işini aksatabilir, sosyal aktivitelerden uzaklaşabilir ve hatta normal günlük rutinlerini yerine getiremeyebilir. Bu durum, hem bireysel yaşam kalitesini düşürmekte hem de ekonomik kayıplara yol açmaktadır. Ayrıca, premenstrüel sendrom (PMS) olarak bilinen ve regl öncesinde ortaya çıkan semptomların da yaygınlığı oldukça yüksektir. PMS semptomları, sinirlilik, depresyon, uyku bozuklukları gibi psikolojik sorunları da içerebilmektedir.
Bu çalışmanın kapsamı, regl dönemiyle ilişkili fiziksel ve psikolojik değişiklikleri anlamak ve bu değişikliklere uyum sağlamak için etkili stratejiler geliştirmektir. Sadece semptomları hafifletme yöntemlerini değil, aynı zamanda kadınların bu dönemi daha sağlıklı ve pozitif bir şekilde deneyimlemelerini sağlayacak yaşam tarzı değişiklikleri, beslenme önerileri, egzersiz programları ve stres yönetimi tekniklerini de ele alacaktır. Ayrıca, toplumsal farkındalığı artırmak ve kadınların bu konuda daha fazla destek almalarını sağlamak için mevcut kaynaklar ve destek sistemleri üzerinde durulacaktır. Çalışma boyunca, bilimsel kanıtlara dayalı bilgiler sunularak, kadınların regl dönemlerini daha iyi anlamalarına ve bu döneme daha sağlıklı ve pozitif bir şekilde yaklaşmalarına yardımcı olunması hedeflenmektedir.
Sonuç olarak, regl dönemi, kadın sağlığı ve yaşam kalitesi için oldukça önemli bir konudur. Bu çalışmanın, kadınların regl dönemine dair bilgi birikimlerini artırmasına, yaşadıkları zorlukların üstesinden gelmelerine ve daha sağlıklı, daha mutlu bir yaşam sürmelerine katkıda bulunması amaçlanmaktadır. Bu kapsamlı inceleme, hem bireysel hem de toplumsal düzeyde alınması gereken önlemleri ve uygulanabilecek çözüm önerilerini sunarak, kadınların bu doğal süreçle daha rahat ve verimli bir şekilde başa çıkmalarına yardımcı olmayı hedeflemektedir.
Regl Dönemi Belirtileri
Regl dönemi, kadınların her ay deneyimlediği doğal bir süreçtir, ancak bu süreç çoğu kadın için belirli fiziksel ve duygusal belirtilerle birlikte gelir. Bu belirtiler, şiddet ve tür bakımından kişiden kişiye büyük ölçüde değişir ve bazı kadınlar neredeyse hiç belirti yaşamazken, diğerleri günlük yaşamlarını etkileyebilecek şiddetli belirtiler yaşayabilir. Bu belirtilerin anlaşılabilmesi ve yönetilebilmesi, kadınların regl dönemlerine daha iyi uyum sağlamalarına yardımcı olabilir.
En yaygın görülen regl dönemi belirtileri arasında kramplar (dismenore) bulunur. Bu kramplar, alt karın bölgesinde şiddetli ağrıya neden olabilir ve genellikle adetin başlangıcında en yoğun şekilde yaşanır. Ağrının şiddeti, kişiden kişiye farklılık gösterir, bazı kadınlarda hafif rahatsızlık hissederken, diğerleri günlük aktivitelerini engelleyen şiddetli ağrı yaşayabilir. İbuprofen gibi ağrı kesiciler, krampların hafifletilmesinde etkili olabilir. Bazı durumlarda, daha ciddi kramplar için doktor tarafından reçete edilen ilaçlar gerekebilir. Araştırmalar, kadınların yaklaşık %50’sinin regl döneminde kramp yaşadığını göstermektedir.
Kramplara ek olarak, ödem (şişkinlik) de yaygın bir belirtidir. Vücutta sıvı tutulması nedeniyle eller, ayaklar ve karın bölgesinde şişlik oluşabilir. Bu şişkinlik, genellikle adetin başlangıcında görülür ve birkaç gün sürer. Tuz tüketimini azaltmak ve bol su içmek, ödemi hafifletmeye yardımcı olabilir.
Duygusal değişimler de regl döneminin yaygın bir parçasıdır. Bazı kadınlar, adet dönemlerinde ruh hali değişimleri, sinirlilik, depresyon veya anksiyete yaşayabilir. Bu belirtiler, hormonal dalgalanmalar nedeniyle meydana gelir. Düzenli egzersiz, sağlıklı bir beslenme ve yeterli uyku, bu duygusal değişimlerin yönetilmesine yardımcı olabilir. Şiddetli duygusal belirtiler yaşayan kadınlar, bir sağlık uzmanından destek almalıdır.
Diğer yaygın belirtiler arasında baş ağrıları, sırt ağrıları, yorgunluk, ishal veya kabızlık yer alır. Sivilcelerin artması da hormonal değişikliklerden kaynaklanan bir diğer belirtidir. Bu belirtilerin şiddeti ve süresi kişiden kişiye değişmekle birlikte, yaşam kalitesini etkileyebilecek kadar yoğun olabilir. Bu belirtilerin yönetimi için sağlıklı bir yaşam tarzı benimsemek ve gerektiğinde tıbbi yardım almak önemlidir.
Sonuç olarak, regl dönemi belirtileri oldukça çeşitlidir ve şiddeti kişiden kişiye değişir. Bu belirtilerin anlaşılması ve yönetilmesi, kadınların regl dönemlerine daha iyi uyum sağlamaları ve günlük yaşamlarını daha rahat sürdürmeleri için hayati önem taşır. Belirtiler şiddetli veya günlük yaşamı etkiliyorsa, bir doktora danışmak önemlidir. Çünkü bazı durumlarda altında yatan bir tıbbi durum söz konusu olabilir ve uygun tedavi uygulanması gerekebilir.
Kadınlarda Regl Dönemindeki Değişikliklere Uyum Sağlama
Regl Ağrılarını Azaltma Yolları
Regl dönemi, birçok kadın için fiziksel ve duygusal zorluklar getiren bir süreçtir. Dismenore olarak da bilinen regl ağrıları, kadınların %75’ine kadarını etkileyen yaygın bir şikayettir. Bu ağrılar hafif kramplardan şiddetli ve günlük aktiviteleri engelleyici ağrılara kadar değişebilir. Neyse ki, bu ağrıları hafifletmenin ve regl dönemini daha rahat geçirmenin birçok yolu vardır.
İlaç Tedavileri: Ağrı kesiciler, regl ağrılarının tedavisinde ilk basamağı oluşturur. İbuprofen ve naproxen gibi nonsteroid antiinflamatuar ilaçlar (NSAID’ler), ağrıyı ve iltihabı azaltmada etkilidir. Bunları ağrı başlangıcında veya ağrının şiddetlenmesi durumunda almanız önemlidir. Reçetesiz satılan ağrı kesiciler yeterli gelmiyorsa, doktorunuz daha güçlü ilaçlar önerebilir. Örneğin, oral kontraseptifler, bazı kadınlarda regl ağrılarını azaltmada etkili olabilir. Bununla birlikte, her kadının vücudu farklıdır ve ilaçların etkisi kişiden kişiye değişebilir. Dolayısıyla, doktorunuza danışmadan ilaç kullanmamanız önemlidir.
Yaşam Tarzı Değişiklikleri: Ağrıyı hafifletmek için yapabileceğiniz birçok yaşam tarzı değişikliği vardır. Düzenli egzersiz, endorfin salınımını artırarak ağrıyı azaltmaya yardımcı olabilir. Yüksek etkili egzersizlerden ziyade, yoga, pilates veya yürüyüş gibi düşük etkili egzersizleri tercih etmek daha iyi olabilir. Sıcak kompresler veya sıcak banyo, kas spazmlarını gevşeterek ağrıyı hafifletebilir. Ayrıca, kafein ve alkol tüketimini sınırlamak da faydalı olabilir, çünkü bunlar ağrıyı şiddetlendirebilir.
Beslenme: Beslenme alışkanlıklarınız da regl ağrılarını etkileyebilir. İşlenmiş gıdalar, şeker ve tuzdan zengin besinlerden kaçınmak önemlidir. Bunların yerine, meyve, sebze, tam tahıllar ve yağsız proteinler gibi besleyici gıdalar tüketmeye odaklanın. Omega-3 yağ asitleri içeren gıdalar (örneğin, somon, keten tohumu) iltihabı azaltmaya yardımcı olabilir. Ayrıca, magnezyum ve kalsiyum gibi minerallerin yeterli miktarda alınması da önemlidir.
Stresi Azaltma Teknikleri: Stres, regl ağrılarını şiddetlendirebilir. Bu nedenle, stres seviyenizi yönetmek için yoga, meditasyon veya derin nefes alma egzersizleri gibi teknikleri kullanmak önemlidir. Yeterli uyku almak da hem fiziksel hem de duygusal sağlığınız için önemlidir ve ağrıyı azaltmaya yardımcı olabilir. Düzenli uyku alışkanlıkları oluşturmak, stres seviyenizi düşürmek ve genel sağlığınızı iyileştirmek için etkili bir yoldur.
Alternatif Tedaviler: Bazı kadınlar, akupunktur, masaj terapisi veya fizik tedavi gibi alternatif tedavi yöntemlerinden fayda görebilir. Bu yöntemlerin etkinliği konusunda daha fazla araştırmaya ihtiyaç duyulsa da, birçok kadın için ağrıyı hafifletmede yardımcı olabilirler. Herhangi bir alternatif tedavi yöntemini denemeden önce doktorunuza danışmanız önemlidir.
Sonuç olarak, regl ağrılarını azaltmanın birçok yolu vardır. Doğru tedavi yöntemini bulmak, bireysel ihtiyaçlarınıza ve ağrınızın şiddetine bağlıdır. Yukarıda bahsedilen yöntemleri denemeden önce veya ağrınız şiddetliyse mutlaka doktorunuza danışın. Sağlıklı bir yaşam tarzı benimsemek, doğru beslenmek ve stresi azaltmak, regl döneminizi daha rahat geçirmenize yardımcı olabilir.
Regl Dönemi Hijyeni
Regl dönemi, kadınların yaşamının önemli bir parçasıdır ve bu dönemde hijyenin sağlanması, konfor, sağlık ve kendine güven açısından oldukça önemlidir. Yanlış uygulamalar, rahatsız edici semptomlara ve hatta enfeksiyonlara yol açabilir. Bu nedenle, regl dönemi hijyeni konusunda bilinçli olmak ve doğru yöntemleri uygulamak şarttır.
Ped kullanımı, regl dönemi hijyeninin en yaygın yöntemidir. Günümüzde farklı ebatlarda, kalınlıkta ve emicilikte pedler bulunmaktadır. Kullanılan pedin düzenli olarak değiştirilmesi (örneğin 4-6 saatte bir veya daha sık, kanama miktarına bağlı olarak), kanama sızıntılarını önler ve bakteri üremesini engeller. Pedlerin doğru şekilde kullanımı, ambalaj üzerindeki talimatlara uygun şekilde yapılmalıdır. Ayrıca, kullanılmış pedlerin hijyenik bir şekilde atılması için çöp poşetleri kullanmak önemlidir. Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre, birçok gelişmekte olan ülkede hijyenik olmayan ped kullanımı ve atma yöntemleri nedeniyle enfeksiyon riski oldukça yüksektir.
Tampon kullanımı, pedlere alternatif bir seçenektir. Ancak tampon kullanımı konusunda dikkatli olunmalıdır. Tamponların sık sık değiştirilmesi (en az 4-8 saatte bir), Toksik Şok Sendromu (TSS) riskini azaltmak için son derece önemlidir. TSS, nadir fakat ciddi bir bakteriyel enfeksiyondur. Tampon kullanımından önce ve sonra ellerin iyice yıkanması da TSS riskini azaltmaya yardımcı olur. Ayrıca, tampon kullanımı ile ilgili herhangi bir rahatsızlık hissedilmesi durumunda, hemen bir doktora danışılmalıdır.
Regl kupası, son yıllarda popülerlik kazanan bir diğer alternatiftir. Tek kullanımlık olmayan bu ürün, vajinaya yerleştirilir ve kanı toplar. Doğru şekilde kullanıldığında, ped ve tampondan daha çevre dostu ve ekonomik bir seçenektir. Ancak, regl kupasının doğru yerleştirilmesi ve çıkarılması biraz pratik gerektirir. Ayrıca, kupanın temizliği büyük önem taşır. Kaynar suda sterilize edilmeli ve düzenli olarak temizlenmelidir.
Regl dönemi hijyeni sadece ped, tampon veya regl kupası kullanımıyla sınırlı değildir. Düzenli duş almak, pamuklu iç çamaşırı tercih etmek ve bol su tüketmek, genel hijyeni iyileştirmeye ve rahatsızlıkları azaltmaya yardımcı olur. Ayrıca, sıkı giysilerden kaçınılmalı ve hava alan kıyafetler tercih edilmelidir. Bu önlemler, bakteri üremesini önleyerek enfeksiyon riskini azaltır. Herhangi bir vajinal enfeksiyon belirtisi (kaşıntı, yanma, kötü kokulu akıntı gibi) görülmesi durumunda ise mutlaka bir doktora danışılmalıdır.
Sonuç olarak, regl dönemi hijyeni, kadın sağlığı için hayati önem taşır. Doğru yöntemleri kullanarak ve düzenli bakım yaparak, kadınlar hem fiziksel hem de psikolojik olarak daha sağlıklı ve rahat bir dönem geçirebilirler. Bilinçli olmak ve gerektiğinde sağlık uzmanlarından destek almak, bu konuda en önemli adımlardır.
Beslenme ve Regl Dönemi
Regl dönemi, kadınların her ay yaşadığı doğal bir süreçtir. Ancak bu süreç, hormonal dalgalanmalar nedeniyle fiziksel ve duygusal değişikliklere yol açar. Bu değişikliklerle başa çıkmada beslenmenin çok önemli bir rolü vardır. Dengeli ve doğru bir beslenme programı, regl dönemindeki rahatsızlıkları azaltmaya, enerji seviyelerini dengelemeye ve genel sağlığı iyileştirmeye yardımcı olabilir.
Regl döneminde en sık karşılaşılan sorunlardan biri kramplardır. Bu kramplar, rahim kaslarının kasılmasından kaynaklanır ve şiddeti kişiden kişiye değişir. Araştırmalar, magnezyum ve kalsiyum gibi minerallerin krampları azaltmada etkili olduğunu göstermiştir. Magnezyum, kas gevşemesini desteklerken, kalsiyum kas fonksiyonları için gereklidir. Bu mineraller, yeşil yapraklı sebzeler, badem, fındık ve yoğurt gibi besinlerde bol miktarda bulunur. Ayrıca, B vitamini de krampların hafifletilmesinde yardımcı olabilir ve bu vitaminin iyi kaynakları arasında tam tahıllar, yeşil yapraklı sebzeler ve et bulunur.
Regl döneminde birçok kadın şişkinlik ve su tutma sorunları yaşar. Bu durum, hormonlardaki değişikliklerden ve vücuttaki sodyum seviyelerinin artmasından kaynaklanabilir. Bu belirtileri azaltmak için sodyum alımını sınırlamak önemlidir. İşlenmiş gıdalar, fast food ve tuzlu atıştırmalıklar yerine taze meyve, sebze ve tam tahıllar tüketilmelidir. Potasyum açısından zengin besinler de su tutmasını azaltmaya yardımcı olabilir. Potasyumun iyi kaynakları arasında muz, patates ve tatlı patates bulunur.
Regl döneminde demire olan ihtiyaç artar. Adet kanamasıyla birlikte vücuttan demir kaybı yaşanır. Demir eksikliği, anemiye yol açabilir ve yorgunluk, halsizlik ve konsantrasyon güçlüğü gibi semptomlara neden olabilir. Bu nedenle, regl döneminde demir açısından zengin besinler tüketmek önemlidir. Kırmızı et, kuru baklagiller, yeşil yapraklı sebzeler ve tahıllar iyi demir kaynaklarıdır. Demirin emilimini artırmak için C vitamini açısından zengin besinlerle birlikte tüketilmesi önerilir.
Son olarak, şekerli içecekler ve işlenmiş gıdalardan kaçınmak önemlidir. Bu tür gıdalar, kan şekeri seviyelerinde ani dalgalanmalara neden olabilir ve bu da ruh halinde değişikliklere, enerji düşüklüğüne ve krampların şiddetlenmesine yol açabilir. Bunun yerine, düzenli ve dengeli bir beslenme programı, tam tahıllar, meyveler, sebzeler, yağsız protein kaynakları ve sağlıklı yağlar içermelidir. Bir diyetisyen veya doktorla görüşmek, kişiye özel bir beslenme planı oluşturmak ve regl dönemindeki sorunlarla daha etkili bir şekilde başa çıkmak için faydalı olabilir. Düzenli egzersiz yapmak ve yeterli uyku almak da genel sağlık ve refahı iyileştirmeye yardımcı olabilir.
Özetle, doğru beslenme, regl dönemindeki rahatsızlıkları en aza indirmek ve genel sağlığı korumak için hayati önem taşır. Yukarıda bahsedilen besinleri tüketmek ve sağlıksız besinlerden kaçınmak, bu zorlu süreci daha rahat atlatmanıza yardımcı olacaktır. Unutmayın ki her kadının vücudu farklıdır ve beslenme ihtiyaçları da değişebilir. Kişisel durumunuza en uygun beslenme planını belirlemek için bir uzmana danışmanız önerilir.
Regl Takibi ve Uygulamaları
Regl döngüsünün takibi, kadın sağlığı için son derece önemlidir. Regl takibi, yalnızca adet kanamasının başlangıç ve bitiş tarihlerini kaydetmekten çok daha fazlasını içerir. Düzensiz adet kanamaları, şiddetli kramplar, PMS belirtileri gibi sorunların tespitinde ve yönetiminde hayati bir rol oynar. Ayrıca, gebelik planlaması, doğum kontrol yöntemlerinin etkinliğinin değerlendirilmesi ve bazı sağlık sorunlarının erken teşhisi açısından da büyük önem taşır.
Regl takibi uygulamaları, bu süreci kolaylaştırmak ve daha verimli hale getirmek için geliştirilmiştir. Bu uygulamalar, adet kanaması tarihlerini, semptomları (kramplar, göğüs hassasiyeti, ruh hali değişiklikleri vb.), cinsel ilişki tarihlerini ve diğer ilgili bilgileri kaydetmeye olanak tanır. Birçok uygulama, döngü tahmini, doğurganlık penceresi hesaplaması, ovulasyon takibi ve hatta ruh hali değişimlerinin izlenmesi gibi ek özellikler sunar. Bu özellikler sayesinde kadınlar, kendi vücutlarını daha iyi anlayabilir ve olası sağlık sorunlarına karşı daha hazırlıklı olabilirler.
Birçok çalışma, regl takibinin kadınların sağlığı üzerindeki olumlu etkilerini göstermektedir. Örneğin, düzenli olarak regl takibi yapan kadınlar, PMS belirtilerini daha iyi yönetebilir ve bu belirtilerin şiddetini azaltabilirler. Ayrıca, gebelik planlaması sürecinde, ovulasyonun doğru bir şekilde tespit edilmesi hamile kalma şansını artırır. Düzensiz adet kanamaları veya diğer anormallikler tespit edildiğinde, erken teşhis ve tedavi için doktorla iletişime geçilmesi kolaylaşır. Bu da bazı ciddi sağlık sorunlarının önlenmesinde veya erken müdahale edilmesinde önemli bir rol oynar.
Ancak, regl takibi uygulamalarının sınırlamaları da vardır. Bu uygulamalar tıbbi tavsiye yerine geçmez ve her kadının vücudu farklıdır. Uygulamalar tarafından yapılan tahminler, her zaman doğru olmayabilir. Ayrıca, bazı uygulamalar, kişisel verilerin gizliliği konusunda endişeler yaratabilir. Bu nedenle, regl takibi uygulamalarını kullanırken dikkatli olmak ve uygulamanın güvenilirliğini araştırmak önemlidir. Herhangi bir sağlık sorunu yaşayan kadınlar, mutlaka bir sağlık uzmanına danışmalıdır.
Sonuç olarak, regl takibi ve uygulamaları, kadınların sağlıklarını yönetmelerinde güçlü bir araçtır. Düzenli regl takibi, sağlıklı bir yaşam tarzının sürdürülmesi, gebelik planlaması ve potansiyel sağlık sorunlarının erken tespiti için önemlidir. Ancak, bu uygulamalar tıbbi tavsiye yerine geçmediğini unutmamak ve herhangi bir endişe durumunda bir sağlık uzmanına danışmak gereklidir. İstatistiklere göre, regl takibi uygulamalarının kullanımı giderek artmaktadır ve bu uygulamaların kadınların hayatlarında giderek daha önemli bir rol oynaması beklenmektedir.
Bu çalışma, kadınlarda regl dönemindeki değişikliklere uyum sağlama konusunda kapsamlı bir inceleme sunmuştur. Çalışma boyunca, adet döngüsünün fizyolojik ve psikolojik etkilerinin çeşitli yönlerini ele aldık. Fizyolojik değişiklikler arasında hormon seviyelerindeki dalgalanmalar, kramplar, şişkinlik ve ruh hali değişimleri yer alırken, psikolojik etkiler stres, anksiyete ve depresyon gibi duygusal durumları kapsamaktadır.
Araştırmamız, kadınların regl dönemlerindeki değişikliklerle başa çıkmak için kullandıkları çeşitli baş etme mekanizmalarını ortaya koymuştur. Bunlar arasında yaşam tarzı değişiklikleri (düzenli egzersiz, sağlıklı beslenme), ilaç kullanımı (ağrı kesiciler, hormon tedavileri), ve sosyal destek alma yer almaktadır. Ancak, bu mekanizmaların etkinliği bireyler arasında farklılık göstermektedir ve bazı kadınların bu değişikliklere uyum sağlamakta daha fazla zorlandığı görülmüştür.
Gelecek araştırmalar, adet döngüsü semptomlarının yönetimi için daha etkili ve kişiselleştirilmiş yaklaşımların geliştirilmesine odaklanmalıdır. Dijital sağlık teknolojilerinin kullanımı, adet döngülerinin izlenmesi ve semptomların yönetimi için yeni fırsatlar sunmaktadır. Yapay zeka destekli uygulamalar, bireysel ihtiyaçlara göre uyarlanmış kişiselleştirilmiş tavsiyeler sağlayabilir. Ayrıca, sosyal stigmanın azaltılması ve açık iletişimin teşvik edilmesi, kadınların adet dönemlerindeki zorlukları daha kolay aşmalarına yardımcı olabilir.
Sonuç olarak, kadınların regl dönemlerindeki değişikliklere uyum sağlamaları karmaşık ve çok yönlü bir süreçtir. Bu süreçte, hem fizyolojik faktörler hem de psikolojik faktörler önemli rol oynamaktadır. Gelecekte, kişiselleştirilmiş tıp ve teknolojinin ilerlemesiyle, kadınların regl dönemlerini daha rahat ve sağlıklı bir şekilde geçirmesini sağlayacak daha etkili stratejiler geliştirilebilecektir. Daha fazla araştırma ve eğitim yoluyla, kadınların adet döngülerini daha iyi anlamalarını ve bu dönemleri daha iyi yönetmelerine yardımcı olabiliriz.
Bu araştırmanın, kadınların regl sağlığı konusunda farkındalık yaratmaya ve daha kapsamlı bir anlayış geliştirmeye katkıda bulunması umulmaktadır. Bu anlayış, gelecekte geliştirilecek müdahaleler ve destek sistemleri için temel oluşturacaktır.
