Sağlık

Çocuklarda Stresle Başa Çıkma: Etkili Yöntemler

Modern yaşamın hızlı temposu ve artan baskıları, sadece yetişkinleri değil, çocukları da stres altında bırakmaktadır. Küçük yaşlardan itibaren akademik başarı baskısı, sosyal ilişkilerdeki zorluklar, ailevi sorunlar ve teknolojinin getirdiği yeni stres kaynakları, çocukların psikolojik ve fiziksel sağlığını olumsuz etkilemektedir. Çocukluk dönemi, bireyin gelişiminin en kritik evrelerinden biridir ve bu dönemde yaşanan stres, gelecekteki ruh sağlığını ve genel refahını şekillendirebilir. Bu nedenle, çocukların stresle başa çıkma becerilerini geliştirmeleri ve onlara uygun destek mekanizmalarının sağlanması son derece önemlidir.

Çocuklarda stresin belirtileri yetişkinlerdeki belirtilerden farklılık gösterebilir. Yetişkinler genellikle endişe veya gerginlik hissiyle streslerini ifade ederken, çocuklar streslerini fiziksel belirtilerle, örneğin karın ağrısı, baş ağrısı, uyku sorunları veya iştahsızlık ile gösterebilirler. Ayrıca, davranışlarında da değişiklikler gözlemlenebilir; huzursuzluk, aşırı hareketlilik, içe kapanma, öfke patlamaları veya okul performansında düşüş gibi. Amerika Çocuk Ruh Sağlığı Akademisi’nin verilerine göre, ABD’deki çocukların %10-20’si bir tür anksiyete bozukluğu yaşamaktadır ve bu oran giderek artmaktadır. Bu istatistik, çocukların yaşadığı stresin ciddiyetini ve bu konuya daha fazla dikkat edilmesi gerekliliğini vurgular. Örneğin, sınav kaygısı yaşayan bir çocuk, gece uykusunda sorunlar yaşayabilir, derslerine konsantre olamayabilir ve fiziksel olarak kendini kötü hissedebilir. Ailevi sorunlar yaşayan bir çocuk ise içe kapanabilir, arkadaşlarından uzaklaşabilir ve okulda başarısız olabilir.

Bu çalışmada, çocukların stresle başa çıkmalarına yardımcı olacak etkili yöntemler ele alınacaktır. Nefes egzersizleri, meditasyon, yoga gibi rahatlama teknikleri, stresle başa çıkmada oldukça etkilidir. Ayrıca, düzenli fiziksel aktivite, sağlıklı beslenme ve yeterli uyku, çocuğun strese karşı direncini artırır. Bunun yanı sıra, aile ve okulun desteği, çocuğun kendini güvende hissetmesi ve stresle daha iyi başa çıkabilmesi için oldukça önemlidir. Çocuklarla açık ve dürüst iletişim kurmak, onların duygularını anlamalarına ve ifade etmelerine yardımcı olur. Ebeveynler ve öğretmenlerin çocukların stres belirtilerini tanımaları ve uygun müdahaleleri yapmaları, çocukların sağlıklı bir gelişim göstermeleri için kritik bir öneme sahiptir. Bu çalışma, hem ebeveynler hem de eğitimciler için pratik öneriler sunarak, çocukların sağlıklı ve mutlu bir yaşam sürmelerine katkıda bulunmayı amaçlamaktadır.

Stresin Çocuklarda Belirtileri

Çocuklar, yetişkinlerden farklı şekilde strese tepki verirler. Yaşları, kişilikleri ve karşılaştıkları stresörler, belirtilerin şiddetini ve türünü etkiler. Bu nedenle, çocuğunuzun stres altında olduğunu anlamak için dikkatli gözlem ve anlayış gereklidir. Stres belirtileri fiziksel, duygusal ve davranışsal olarak kendini gösterebilir.

Fiziksel belirtiler arasında baş ağrıları, karın ağrıları, uyku sorunları (uykusuzluk veya aşırı uyku), iştahsızlık veya aşırı yeme, mide bulantısı ve kusma yer alabilir. Bu belirtiler genellikle somatik belirtiler olarak adlandırılır ve altta yatan bir tıbbi durumun olmadığından emin olmak için bir doktora danışılmalıdır. Örneğin, sürekli karın ağrıları şikayeti olan bir çocukta, stres faktörü göz ardı edilmemeli, ancak aynı zamanda organik bir sebebin olmadığından emin olmak için tıbbi değerlendirme şarttır. Bir araştırmaya göre, okul çağındaki çocukların %30’undan fazlası stres kaynaklı fiziksel şikayetler yaşamaktadır.

Duygusal belirtiler daha incelikli olabilir ve ebeveynlerin dikkatli bir şekilde gözlem yapmasını gerektirir. Aşırı endişe, huzursuzluk, sinirlilik, içe kapanma, üzüntü, konsantrasyon güçlüğü ve düşük özgüven gibi duygusal belirtiler, çocuğun stres altında olduğunu gösterebilir. Örneğin, önceden sosyal ve aktif olan bir çocuk, aniden içe kapanıyor ve arkadaşlarından uzaklaşıyorsa, bu bir stres belirtisi olabilir. Ayrıca, aşırı endişe, okul performansını olumsuz etkileyebilir ve çocuğun akademik başarısını düşürebilir.

Davranışsal belirtiler ise genellikle daha belirgindir ve ebeveynlerin kolayca fark etmesini sağlar. Agresif davranışlar, huysuzluk, aşırı hassasiyet, okuldan kaçma, derslere ilgisizlik, oyuncak veya eşyalarla aşırı ilgilenme veya onlardan uzaklaşma, parmak emme veya tırnak yeme gibi alışkanlıkların tekrarlaması stresin belirtileri arasında yer alır. Örneğin, stresli bir çocuk, evde daha fazla kavga çıkarabilir, kardeşleriyle daha fazla tartışabilir veya oyuncaklarını kırabilir. Bu davranışlar, çocuğun stresle başa çıkma mekanizmalarının yetersiz olduğunu gösterir.

Önemli Not: Bu belirtiler tek başına stres göstergesi olmayabilir ve başka tıbbi nedenlerden de kaynaklanabilir. Bir çocuğun stres belirtileri göstermesi durumunda, bir uzmana danışmak çok önemlidir. Profesyonel bir değerlendirme, altta yatan nedeni belirlemeye ve çocuğa uygun tedavi yöntemlerini belirlemeye yardımcı olacaktır. Erken müdahale, çocuğun sağlığı ve refahı için oldukça önemlidir. Çocuğun yaşına, kişiliğine ve yaşadığı stresörlere göre farklı müdahale yöntemleri uygulanabilir. Bu nedenle, her çocuğun bireysel ihtiyaçlarına göre kişiselleştirilmiş bir yaklaşım benimsenmelidir.

Unutmayın, her çocuk farklıdır ve stres belirtileri kişiden kişiye değişebilir. Çocuğunuzun davranışlarında veya ruh halinde herhangi bir değişiklik fark ederseniz, bu değişiklikleri göz ardı etmeyin ve profesyonel destek alın.

Çocuklarda Stresle Başa Çıkma Yolları

Çocukluk dönemi, fiziksel ve duygusal gelişimin hızla ilerlediği, yeni deneyimlerin ve öğrenmelerin yoğun olduğu bir dönemdir. Ancak bu dönem, aynı zamanda stres kaynaklarıyla da doludur. Okul baskısı, arkadaş ilişkileri, ailevi sorunlar, sosyal medya baskısı gibi faktörler, çocukların stres seviyelerini önemli ölçüde etkileyebilir.

Çocuklarda stresin belirtileri, yetişkinlerdeki belirtilerden farklılık gösterebilir. Uyku sorunları, iştahsızlık veya aşırı yemek yeme, karın ağrısı, baş ağrısı, huzursuzluk, öfke nöbetleri, konsantrasyon güçlüğü ve aşırı endişe gibi belirtiler, çocuğunuzun stres altında olduğunu gösterebilir. Amerika Psikoloji Birliği’nin verilerine göre, çocukların %30’undan fazlası okul nedeniyle stres yaşamaktadır. Bu istatistik, sorunun ciddiyetini ve erken müdahalenin önemini vurgular.

Çocuklarda stresi yönetmek için uygulanabilecek birçok etkili yöntem vardır. Ebeveynlerin rolü bu süreçte oldukça önemlidir. Çocuklarına duygularını ifade etme konusunda destek olmalı, onları dinlemeli ve anlamaya çalışmalıdır. Açık ve dürüst iletişim kurmak, çocuğun güven duygusunu güçlendirir ve stresle başa çıkma becerilerini geliştirmesine yardımcı olur. Örneğin, çocuğunuzun okulda yaşadığı zorlukları paylaşması halinde, onu yargılamadan dinleyip çözüm bulmak için birlikte çalışabilirsiniz.

Fiziksel aktivite, stresle başa çıkmada oldukça etkili bir yöntemdir. Düzenli egzersiz, endorfin salgılanmasını artırarak ruh halini iyileştirir ve stresi azaltır. Yürüyüş, bisiklet sürme, yüzme gibi aktiviteleri çocuğunuzun günlük rutinine eklemek, hem fiziksel hem de ruhsal sağlığına olumlu etkiler yapacaktır. Ayrıca, yoga ve nefes egzersizleri de stres yönetiminde oldukça faydalıdır. Bu teknikler, çocuğun beden farkındalığını artırır ve rahatlamasına yardımcı olur.

Sağlıklı beslenme de stresle mücadelede önemli bir rol oynar. Şekerli içecekler, işlenmiş gıdalar gibi sağlıksız yiyecekler yerine, meyve, sebze, tam tahıllar ve protein açısından zengin besinler tüketmek, çocuğun enerji seviyesini dengelemeye ve strese karşı daha dirençli olmasına yardımcı olur. Yeterli ve kaliteli uyku da stresle başa çıkmada kritik bir faktördür. Düzenli uyku düzeni, çocuğun hem fiziksel hem de zihinsel sağlığını korumasına yardımcı olur.

Son olarak, hobi ve yaratıcı aktiviteler, çocukların stresten uzaklaşmalarına ve kendilerini ifade etmelerine olanak tanır. Resim yapmak, müzik çalmak, dans etmek, kitap okumak gibi aktiviteler, çocuğun rahatlamasına ve olumlu duygular deneyimlemesine yardımcı olur. Eğer stres belirtileri şiddetli ve uzun süreli ise, profesyonel yardım almak önemlidir. Bir psikolog veya çocuk psikiyatristi, çocuğun stresle başa çıkma mekanizmalarını geliştirmesine ve gerekli desteği almasına yardımcı olabilir.

Ebeveynler İçin Pratik Öneriler

Çocuklarda stres, yaşlarına ve gelişim aşamalarına göre farklı şekillerde kendini gösterir. Okul baskısı, sosyal ilişkilerdeki zorluklar, ailevi sorunlar ve hatta günlük rutin değişiklikleri bile çocuklarda önemli ölçüde strese neden olabilir. Bu nedenle, ebeveynlerin çocuklarının stresle başa çıkmalarına yardımcı olmak için aktif bir rol üstlenmeleri son derece önemlidir. Çocukluk döneminde yaşanan stresin uzun vadeli etkileri göz önüne alındığında, erken müdahale ve doğru yöntemlerin kullanımı hayati önem taşır.

Öncelikle, çocuğunuzun stres belirtilerini tanımayı öğrenmeniz gerekmektedir. Uyku problemleri, iştahsızlık veya aşırı yeme, sinirlilik, huzursuzluk, odaklanma güçlüğü, baş ağrısı ve karın ağrısı gibi fiziksel şikayetler stresin belirtileri olabilir. Ayrıca, çocuğunuzun davranışlarında ani değişiklikler, çekingenlik veya aşırı saldırganlık da stresin göstergesi olabilir. Bu belirtileri gözlemleyerek çocuğunuzun stres seviyesini anlayabilir ve ona uygun destek sağlayabilirsiniz.

Çocuğunuzun stresini azaltmak için uygulayabileceğiniz pratik yöntemlerden biri, açık ve destekleyici bir iletişim kurmaktır. Çocuğunuzun duygularını ifade etmesine izin verin ve onu dinleyin. Onun hislerini önemsediğinizi ve anladığınızı gösterin. Sorunlarını çözmek için birlikte çalışın ve ona problem çözme becerilerini öğretin. Örneğin, okulda yaşadığı zorluklar için öğretmenle görüşmeyi birlikte planlayabilir, sosyal ilişkilerindeki sorunlar için ise farklı çözüm yollarını birlikte değerlendirebilirsiniz. Unutmayın ki, yargılamadan dinlemek ve çocuğunuza kendisini güvende hissettirmek en önemli adımlardan biridir.

Sağlıklı yaşam alışkanlıklarını desteklemek de stresi azaltmada oldukça etkilidir. Düzenli uyku, dengeli beslenme ve düzenli fiziksel aktivite, çocuğunuzun hem fiziksel hem de ruhsal sağlığı için son derece önemlidir. Çocuğunuzla birlikte spor yapın, doğada vakit geçirin, yoga veya meditasyon gibi rahatlama tekniklerini deneyin. Araştırmalar, düzenli egzersizin stres hormonlarının seviyesini düşürdüğünü ve ruh halini iyileştirdiğini göstermektedir. Örneğin, Amerikan Psikoloji Birliği’nin (APA) verilerine göre, düzenli egzersiz yapan çocukların stresle baş etme becerilerinin daha yüksek olduğu görülmüştür.

Son olarak, çocuğunuza stres yönetimi tekniklerini öğretmek önemlidir. Derin nefes egzersizleri, gevşeme teknikleri ve olumlu düşünme gibi yöntemler, çocuğunuzun stresli durumlarda sakin kalmasına yardımcı olabilir. Bu teknikleri günlük hayata entegre etmek için oyunlar ve eğlenceli aktiviteler kullanabilirsiniz. Örneğin, görselleştirme egzersizlerini bir hikaye anlatımı şeklinde sunarak çocuğunuzun daha kolay anlamasını ve uygulamasını sağlayabilirsiniz. Unutmayın ki, sabır ve tutarlılık, çocuğunuzun stresle başa çıkma becerilerini geliştirmesinde büyük rol oynar. Çocuğunuza destek olmak ve ona doğru yöntemleri öğretmek, onun sağlıklı ve mutlu bir yaşam sürmesi için en önemli yatırımlardan biridir.

Profesyonel Yardım Ne Zaman Gerekir?

Çocuklar, yetişkinlerden farklı olarak stresle başa çıkma mekanizmalarına henüz tam olarak sahip değillerdir. Bu nedenle, stres belirtileri yetişkinlerdekinden farklı şekillerde ortaya çıkabilir ve gözden kaçabilir. Aşırı stres, çocuğun gelişimini olumsuz etkileyerek akademik performansında düşüşlere, sosyal ilişkilerinde sorunlara ve hatta fiziksel sağlık problemlerine yol açabilir. Bu noktada, ebeveynlerin ve yetişkinlerin dikkatli gözlem yapmaları ve profesyonel yardımın ne zaman gerekli olduğunu anlamaları çok önemlidir.

Profesyonel destek, çocuğun stres belirtilerinin şiddetine, süresine ve günlük yaşamını ne kadar etkilediğine bağlı olarak gerekli olabilir. Örneğin, sınav kaygısı gibi geçici stres faktörleri için profesyonel yardıma ihtiyaç duyulmayabilir. Ancak, uzun süreli ve şiddetli stres belirtileri, profesyonel müdahale gerektiren bir durumdur. Bu belirtiler arasında; aşırı endişe, uyku sorunları, iştah değişiklikleri, öfke nöbetleri, konsantrasyon güçlüğü, sosyal içe kapanma, bedensel şikayetler (baş ağrısı, mide ağrısı) ve kendine zarar verme davranışları yer alabilir.

Amerikan Çocuk ve Ergen Psikiyatri Akademisi’ne göre, çocuklarda ve ergenlerde anksiyete bozuklukları ve depresyon gibi ruh sağlığı sorunlarının yaygınlığı giderek artmaktadır. Örneğin, 2021 yılında yapılan bir araştırma, ABD’deki ergenlerin %37’sinin en az bir anksiyete bozukluğu yaşadığını göstermiştir. Bu istatistikler, çocukların ruh sağlığının önemini ve stresle başa çıkmada profesyonel desteğin ne kadar gerekli olduğunu vurgular. Eğer çocuğunuzda yukarıda belirtilen belirtilerden biri veya birkaçı uzun süredir devam ediyorsa, profesyonel bir yardım almanız son derece önemlidir.

Profesyonel yardım, çocuk psikologları, çocuk psikiyatristleri veya aile terapistleri tarafından sağlanabilir. Bu uzmanlar, çocuğun stres kaynaklarını belirlemek, uygun başa çıkma mekanizmaları öğretmek ve gerekirse ilaç tedavisi gibi ek destekler sağlamak için çalışırlar. Erken müdahale, çocuğun stresle başa çıkma becerilerini geliştirmesine ve gelecekteki ruh sağlığı sorunlarının önlenmesine yardımcı olabilir. Unutmayın ki, çocuğunuzun ruh sağlığı, fiziksel sağlığı kadar önemlidir ve gerektiğinde profesyonel destek almak, çocuğunuzun sağlıklı bir şekilde büyümesi için atılabilecek en önemli adımlardan biridir.

Çocuğunuzun stresini hafifletmek için yapabileceğiniz birçok şey olsa da, durumun ciddiyetini ve uzun süreli etkisini değerlendirmek için bir uzmana danışmak en doğru yaklaşımdır. Çocuğunuzun mutluluğu ve sağlığı için tereddüt etmeyin ve ihtiyaç duyduğunuzda profesyonel destek almaktan çekinmeyin.

Stresle Baş Etmede Oyunun Rolü

Çocukluk dönemi, hızlı fiziksel, duygusal ve sosyal gelişimin yaşandığı yoğun bir dönemdir. Bu dönemde çocuklar okul baskısı, ailevi sorunlar, arkadaşlık ilişkilerindeki zorluklar ve diğer birçok faktör nedeniyle strese maruz kalabilirler. Stresin olumsuz etkilerini en aza indirmek ve çocukların sağlıklı bir şekilde gelişmelerini sağlamak için etkili başa çıkma mekanizmaları geliştirmeleri son derece önemlidir. Bu noktada, oyunun oynadığı rol oldukça büyük ve göz ardı edilemez.

Oyun, çocukların stresle başa çıkmalarına yardımcı olan çok yönlü bir araçtır. Ücretsiz oyunlar, çocukların duygularını ifade etmelerine, hayal güçlerini kullanmalarına ve gerilimi azaltmalarına imkan tanır. Örneğin, kum havuzunda oynamak, çocukların hayal kırıklıklarını ve öfke duygularını fiziksel olarak dışarı atmalarına yardımcı olurken; Lego ile yapılan yapılar, yaratıcılıklarını kullanarak karmaşık duygularını düzenlemelerine olanak sağlar. Araştırmalar, oyunun çocuklarda kortizol (stres hormonu) seviyelerini düşürdüğünü ve bağışıklık sistemini güçlendirdiğini göstermektedir. Bir çalışmada, düzenli olarak oyun oynayan çocukların, oyun oynamayan çocuklara göre daha düşük stres seviyelerine sahip oldukları gözlemlenmiştir.

Oyunun türü de stresle başa çıkmada önemli bir rol oynar. Rol yapma oyunları, çocukların farklı senaryoları deneyimlemelerine ve sorun çözme becerilerini geliştirmelerine yardımcı olur. Örneğin, doktor-hasta oyunu oynayarak, bir sağlık sorunuyla başa çıkma konusunda kendilerini daha güvende hissedebilirler. Yarışma içeren oyunlar ise, çocukların rekabetçi ortamlarda kendilerini ifade etmelerine ve başarı duygusu yaşayarak özgüvenlerini artırmalarına olanak tanır. Ancak, bu tür oyunların aşırı rekabetçi olmaması ve kaybedenlerin duygularının göz ardı edilmemesi önemlidir.

Yaratıcı oyunlar, çocukların duygularını sanatsal bir şekilde ifade etmelerine ve iç dünyalarını keşfetmelerine yardımcı olur. Resim yapmak, müzik aleti çalmak veya hikaye yazmak gibi aktiviteler, çocukların stresli düşünceleri zihinlerinden uzaklaştırıp kendilerini daha iyi hissetmelerini sağlar. Bu tür aktiviteler, çocukların duygusal düzenleme becerilerini geliştirmelerine katkıda bulunur ve onları gelecekteki stresli durumlarla daha iyi başa çıkmaya hazırlar.

Sonuç olarak, oyun çocukların stresle başa çıkmalarında vazgeçilmez bir araçtır. Çocuklara düzenli olarak oyun oynama fırsatı sunmak, onların duygusal, sosyal ve bilişsel gelişimlerine katkıda bulunur ve psikolojik esenliklerini korumalarına yardımcı olur. Ebeveynler ve eğitimciler, çocukların oyun yoluyla stresle başa çıkmalarını desteklemek için farklı oyun türlerini teşvik etmeli ve onlara güvenli ve destekleyici bir ortam sağlamalıdırlar. Unutulmamalıdır ki, oyun sadece eğlence değil, aynı zamanda çocukların sağlıklı bir şekilde büyümeleri için gerekli bir unsurdur.

Bu çalışma, çocuklarda stresle başa çıkmanın etkili yöntemlerini incelemiştir. Çocukların, yetişkinlerden farklı olarak, stres kaynaklarına ve başa çıkma mekanizmalarına sahip oldukları, bu nedenle özel bir yaklaşım gerektirdiği vurgulanmıştır. Araştırmamız, çocukların stresle başa çıkma becerilerini geliştirmenin önemini ve bunun hem kısa hem de uzun vadeli psikolojik ve fiziksel sağlıkları üzerindeki olumlu etkilerini ortaya koymuştur.

İncelenen yöntemler arasında, eğlenceli aktiviteler (oyun, spor, sanat), sosyal destek (aile, arkadaşlar, öğretmenler), gevşeme teknikleri (derin nefes egzersizleri, meditasyon, yoga) ve psikolojik danışmanlık yer almıştır. Bu yöntemlerin, çocukların stresi yönetme, duygularını ifade etme ve olumsuz düşünceleri değiştirme becerilerini geliştirmesine yardımcı olduğu tespit edilmiştir. Özellikle, aile desteğinin çocukların strese karşı direncini artırmada kritik bir rol oynadığı belirlenmiştir. Ebeveynlerin, çocuklarına stresle başa çıkma stratejileri öğretmeleri ve onları destekleyici bir ortamda yetiştirmeleri büyük önem taşımaktadır.

Araştırmanın bulguları, çocukların stresle başa çıkma becerilerinin geliştirilmesi için okul öncesi eğitimden başlayarak sistematik bir yaklaşımın gerekliliğini göstermektedir. Okulların, stres yönetimi programları geliştirerek ve öğretmenleri bu konuda eğiterek çocukların refahına katkıda bulunmaları büyük önem taşımaktadır. Ayrıca, ebeveynlere yönelik eğitim programları ve destek grupları da bu süreçte önemli bir rol oynayacaktır.

Gelecek trendler açısından bakıldığında, teknolojinin çocukların stresle başa çıkma süreçlerinde daha fazla kullanılacağı öngörülmektedir. Sanal gerçeklik (VR) ve artırılmış gerçeklik (AR) teknolojilerinin, gevşeme tekniklerinin uygulanmasında ve stres yönetimi becerilerinin geliştirilmesinde etkili bir araç olabileceği düşünülmektedir. Bunun yanı sıra, yapay zeka (AI) destekli uygulamaların, çocukların stres seviyelerini izleme ve kişiselleştirilmiş destek sağlamada kullanımı artacaktır. Ancak, teknolojinin doğru ve dengeli kullanımı büyük önem taşımaktadır. Dijital bağımlılığın çocukların stresini artırabileceği unutulmamalıdır.

Sonuç olarak, çocuklarda stresle başa çıkma, çok yönlü ve bütüncül bir yaklaşım gerektiren karmaşık bir konudur. Eğitim, aile desteği, uygun yöntemlerin kullanımı ve teknolojinin bilinçli kullanımıyla, çocukların stresle sağlıklı bir şekilde başa çıkmalarını sağlayarak, daha sağlıklı ve mutlu bireyler olarak yetişmelerine katkıda bulunabiliriz. Bu alanda yapılacak daha fazla araştırma, çocukların ruh sağlığının korunması ve geliştirilmesi için büyük önem taşımaktadır.

ÖNERİLER

Sağlık

Kulak Çınlamasının Nedenleri ve Tedavi Yöntemleri

Kulak çınlaması, tıbbi adı tinitus olan ve dışarıdan bir ses kaynağı olmaksızın kulakta veya başta algılanan bir ses olarak tanımlanır.
Sağlık

Beyin Sağlığını Destekleyen Besinler

Beynimiz, vücudumuzun en karmaşık ve hayati organıdır. Düşünme, öğrenme, hatırlama, hareket etme ve duygularımızı düzenleme gibi tüm yaşam fonksiyonlarımızın kontrol